Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı
12 Ceza Yargılamasında Devlet Sırrı Üzerine Bir Değerlendirme mış, belli bir toprak parçası üzerinde yerleşik bir millet birliği ” demektir. 5 Devlet kavramı bakımından daha uzun bir tanım ise şu biçimde yapıla- bilir: “ Devlet, belirli bir insan topluluğunun, belirli bir toprak parçası üzerinde egemen olmasıyla oluşan, hukuki kişiliğe sahip devamlı bir örgütlenmedir ”. 6 Peki, “sır” ve “devlet” kavramlarından yola çıkarak “devlet sırrı” kav- ramına nasıl varılabilir? Ya da bu soruyu kendiliğinden yanıtlayan daha açık bir soru cümlesiyle, devletlerin sırları olabilir mi? Bu soruya olumlu yanıt vermek gerekir. 7 Gerçek kişiler gibi yine gerçek kişi olmakla birlikte bazı meslekleri yürütenler de sır sahibi 8 olabilirler. Bu durumda sır saklamak bir yükümlülük olarak düzenle- nir. Buna avukatın, doktorun, işçinin, memurun sır saklama yüküm- lülükleri örnek gösterilebilir. Bunun yanında, gerçek kişiler gibi tüzel kişilerin de çalışma alanlarına göre sırları olabilir. Buna da ticari sır, banka ve müşteri sırlarının saklanması örnek oluşturur. Devlet de bir tüzel kişilik olduğuna göre devletlerin de sırlara sahip olabileceğini söylemek gerekir. 9 Bir bilgiyi sır olarak tutmanın çeşitli nedenleri olabilir. Bununla birlikte, devletlerin sırlara sahip olmasının nedenleri gerçek kişilere ya da meslek sahiplerine göre farklılık gösterir. Devletlerin sırlara sahip olmasının ana nedeni devletin güvenliğinin (ulusal güvenli- ğin) korunmasıdır. 10 Güvenliğin sağlanmasında devletin yaşamsal 5 Gözler, s. 4; Georg Jellinek, L’Etat moderne et son droit, Traduction française par Georges Fardis, Paris, V. Giard & Brière, 1911, c.I, s.296. 6 Gözler, tanımda yer alan “örgütlenme” sözcüğü yerine “teşkilat” sözcüğünü kul- lanmakla birlikte, bu tanımın İlhan Akıpek’in tanımından uyarlandığını da be- lirtmektedir. Bkz. Gözler, s. 6.; Akıpek’in tanımı için bkz. İlhan Akipek, Devletler Hukuku, 3. Baskı, Başnur Matbaası, Ankara, 1966, s. 12. 7 Klasik Ceza Hukuku Okulunun kurucusu Carrara’ya göre, iradeleri ile bir kamu tüzel kişisi olan devleti oluşturan kişiler devlete karşı suç işleyemezler. Devle- te karşı suç işleyemediklerinden, kişilerin devletin belge ve bilgilerini öğrenmek hakları vardır ve böylece devletin kişilere karşı sırları olamaz. Bkz. Zeki Hafızo- ğulları, Muharrem Özen, “Türk Ceza Hukukunda Devlet Sırrına Genel Bir Bakış”, Ankara Barosu Dergisi , S: 1, 2010, s. 22. Bununla birlikte, casusluk eylemlerinin ol- dukça eskilere dayandığı gerçeği göz önüne alındığında, devletin sırları olabilece- ği görüşü baskın çıkmıştır. Bkz. Hafızoğulları/Özen, s. 22. 8 Meslek sırrı, bir kimsenin mesleği icabı öğrendiği ve başkalarına açıklamaması gereken bilgilerin tümüdür. Bkz. Sancakdar, s. 234. 9 Akkaya Kia, s. 751. 10 Kaymaz, karşılaştırmalı hukuktaki düzenlemelere bakıldığında, devlet sırrının merkezinde ulusal güvenliğin korunmasına ilişkin bilgilerin yer aldığının görül- düğünü; diğer bilgilerin, ulusal güvenlikle ilişkili olması ve ulusal güvenliğin ko- runması bakımından gerekli olması durumunda devlet sırrı kapsamında kabul
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1