Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı
154 Karşı Vekâlet Ücretinin Hukuki Niteliği ve Katma Değer Vergisi Karşısında Durumu a. Karşı Vekâlet Ücretinin Avukat Lehine Doğduğu Görüşü Karşı vekâlet ücretinin borçlusu dava aleyhine sonuçlanan taraf alacaklısı ise avukattır. AvK’nın 164. maddesinin son fıkrasındaki “ait- tir” kavramı anılan ücretin avukat üzerine doğduğunu ortaya koyan bir kesinlik içermektedir. Bu düzenleme karşı vekâlet ücreti üzerindeki hakkın avukata ait olduğunu doğrudan avukat üzerine doğduğu bunu üzerinde başka bir kişinin tasarrufta bulunamayacağını gösterir. AvK m. 164/5 hükmü doktrinde ve Yargıtay içtihatlarında benimsendiği üzere avukat-müvekkil ilişkisine ilişkin bir maddi hukuk normudur. 69 Karşı vekâlet ücretinin davanın tarafı olan müvekkile ait olacağına dair avukatla yapılacak bir sözleşme hükmünün geçerli olup olmaya- cağı konusu tartışmalıdır. 70 AvK’daki “…avukata aittir….” hükmü- nün emredici hüküm olduğu anlaşılmaktadır. 71 Maddenin her hangi bir kayıt ve şarta bağlı olmaksızın düzenlemiş olması yasa koyucunun iradesinin bu doğrultuda olduğunu göstermektedir. 72 Bu noktadan hareketle avukatın öncelikle kendi üzerine doğan hakkını başkasına devretmesine sınırlama getiren bir kuralın da bulunmadığı görülmek- tedir. AvK m. 164/5 hükmü uyarınca da, lehine karar verilen taraf- ça tahsil edilecek avukatlık ücretinin vekil avukata verileceği kabul edilmektedir. 73 Avukatlık sözleşmesinde “Mahkemece takdir edilecek 69 Çelikoğlu, a. g. e., s.1132. 70 Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinin son fıkrasının 02.05.2001 tarihli 4667 sayılı Kanun’un 77. maddesiyle yapılan değişiklikten önceki hali; “Avukatla iş sahibi arasında aksine yazılı sözleşme bulunmadıkça tarifeye dayanarak karşı ta- rafa yüklenecek avukatlık ücreti avukata aittir.” şeklinde olup avukatla müvekkil arasında yapılacak bir anlaşmayla karşı vekâlet ücretinin müvekkile ait olabilme- si mümkündü. Fıkrada “dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir” şeklindeki yapılan değişikliğin bu konu- da kanun hükmü aksine anlaşma yapılması imkânını ortadan kaldırdığı ve karşı vekâlet ücretinin müvekkile ait olacağı şeklinde sözleşmeye hüküm konulmasını kısıtlandığı ve sonuç olarak da karşı vekâlet ücretinin avukata ait olacağını kesin bir biçimde düzenlendiği anlaşılmaktadır. 71 Ağar, Eller, a. g. e., s. 400; Karşı görüş için bkz, Çelikoğlu, “Karşı…” s. 1131; (Av.K m. 164/5 hükmünün emredici olup olmadığı tartışmaları bakımından belirtmek gerekir ki, bu tartışma hükmün lafzi yorum temelinde anlamlandırılmasından kaynaklanmaktadır. Söz konusu Kanun hükmü esasen taraf ve avukat arasındaki avukatlık sözleşmesi çerçevesinde müvekkilin avukata olan ücret borcunun ifası- nı teminat altına almaya matuf bir düzenlemedir; dolayısıyla, bu hüküm tahmilli ücretin sözleşmeden bağımsız olarak her hâlükârda avukata verilmesini de gerek- tirmez). 72 Şimşek;” a.g.e., s.554. 73 Çelikoğlu, a. g. e., s. 1127.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1