Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı

222 Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na Göre Ortak Yetkili Mahkeme ile Münhasır Yetki ... şün temeli olarak münhasır yetki ile kesin yetki ayrımı gösterilmekte, münhasır yetkinin 34 de kamu düzeni ile ilgili olmadığı için dava şartı olarak değil, ilk itiraz olarak ileri sürülmesi gerektiği belirtilmekte- dir. 35 Doktrinin yanı sıra esas itibariyle yargı kararlarına göre de yet- ki sözleşmesi ile belirlenen mahkemenin yetkisi, münhasır yetki olsa dahi bu yetki kesin yetki değildir. 36 Bu görüşün kabulü halinde uyuş- mazlığa ilişkin yetki sözleşmesi, münhasır yetki sözleşmesi olarak ya- pılmış olsa bile, davanın sözleşmede öngörülen mahkemeden başka bir mahkemede açılması halinde, bu husus sadece ilk itiraz olarak ileri sürüldüğü takdirde hâkim tarafından dikkate alınabilir. Doktrinde kabul edilen diğer görüşe göre ise, münhasır yetki sözleşmesiyle belirlenen mahkemenin yetkisi bir kesin yetki halidir. 37 Söz konusu görüşe göre taraflar Kanun’un kendilerine vermiş olduğu bir haktan yararlanmak suretiyle, Kanun’un öngördüğü mahkemele- rin yetkisini ortadan kaldırmakta ve sadece belirledikleri mahkemeyi Medenî Usûl Hukuku, 2. Baskı, Mimoza Yayınları, Konya 2014, s. 167; Aşık, s. 41. 34 Bir Yargıtay kararında münhasır yetki ile kamu düzeni arasındaki ilişki şekilde açıklanmaktadır: “Bu açıklamalar ışığında somut olayımıza gelince; öncelikle ve önemle belirtmek gerekir ki bu davada söz konusu olan yetki, kesin ya da mün- hasır yetki hali değildir. Bir başka deyişle kamu düzeninin ilgilendiren bir husus olmadığından re’sen nazara alınması gereken bir yetki hali söz konusu olmayıp, taraflarca ileri sürülmesi halinde değerlendirilmesi gereken bir yetki hali söz ko- nusudur”. Yarg. 15. HD E. 2016/4785 K. 2017/187 T. 17.1.2017 (kazanci.com; Son Erişim Tarihi: 15.11.2018). Buna mukabil Yargıtay başka bir kararında münhasır yetki ile kesin yetkiyi farklı bir şekilde değerlendirmektedir: “HMK’nın 17. mad- desi gereğince davanın sadece sözleşme ile belirlenen mahkemede açılacağına dair hüküm aksi de kararlaştırılabileceğinden münhasır yetki olup, kesin yetki ni- teliğinde değildir”. Yarg. 15.HD E. 2013/1552 K. 2013/2639 T.16.4.2013 (kazanci. com; Son Erişim Tarihi: 15.11.2018) 35 Akkan, Pekcanıtez Usûl, s. 318; Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 80; Yılmaz, s. 487; Atalı/Ermenek/Erdoğan, s. 216; Ulukapı, s. 167. 36 “6100 sayılı HMK’nın 17. maddesindeki yetki kuralı kesin yetki olmayıp mün- hasır yetki niteliğindedir. Kesin yetki halleri aynı Kanun’un 11/1, 12/1. 14/2 ve 15/2 maddelerinde açıkça düzenlenmiştir. Kanun’da açıkça “kesin” yetkiden söz edilmeyen hükümlerdeki yetki kurallarının kesin yetki olarak değerlendirilmesi mümkün değildir”. Bkz. Yarg. 19. HD E. 2015/809 K. 2015/12237, T. 7.10.2015 (ka- zanci.com; Son Erişim Tarihi: 15.11.2018). “HMK’nın 17. maddesinde düzenlenen yetki sözleşmesi kararlaştırılan mahkemenin yetkisi kamu düzenine ilişkin ve ke- sin bir yetki kuralı olmadığı gibi…” bkz. Yarg. 11. HD E.2013/4633 K. 2013/6098 T. 27.03.2013 (Mustafa Ateş, HMK Yargıtay İlke Kararları, Cilt 1, Yetkin Yayınları, Ankara 2014, s. 108). Ayr. bkz. Yarg. 15.HD E.2013/1552 K. 2013/2639 T.16.4.2013 (kazanci.com; Son Erişim Tarihi: 15.11.2018) 37 Tanrıver, Usûl, s. 255.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1