Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı

335 TBB Dergisi 2019 (142) Mustafa ZORLUEL bu ürünlerin FSEK anlamında eser olarak kabul edilmesi gerektiği dü- şünülebilecektir. Zira yaratıcı faaliyetin korunması, geliştirilmesi ve teşvik edil- mesi amaçlarına hizmet eden eser ve telif hakkı kavramlarının yapay zekâlar tarafından ortaya konan ürünler bakımından da belli şartlar altında geçerli sayılması, eser ve telif hakkı kavramlarının özünde ya- tan nitelikle de uyumlu olacaktır. Gerçekten de bu kavramların yapay zekâlar bakımından, tamamen mekanik süreçler ve tesadüfler dışında ortaya konan ürünler için de belli şartlar altında kabul edilmesi duru- munda, bu tür yapay zekâların geliştirilmesi, bunlara yatırım yapılma- sı ve dolayısıyla bu yapay zekâlar tarafından topluma faydalı ürünle- rin ortaya koyulması ihtimali de artacaktır. Böylece, toplumun kültür düzeyini arttıran nitelikte ürünlerin FSEK anlamında korunması ve bu ürünlerin sayısının artırılması düşüncesi, gerçek anlamını bu alanda da gerçekleştirecektir. 148 7 Kasım 1982 tarihli ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 149 27. maddesi uyarınca, “Herkes, bilim ve sanatı ser- bestçe öğrenme ve öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü 148 Nitekim 7 Haziran 1995 tarihli ve 4110 sayılı Kanun’la birlikte 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda değişiklikler yapılmış ve bu değişikliklerden birisi, her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ile bunların hazırlık tasarım- larının FSEK’in 2. maddesi kapsamında ilim ve edebiyat eseri sayılmasına ilişkin gerçekleşmiştir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine İlişkin Kanun, Kanun No: 4110, Kabul Tarihi: 07.06.1995, Resmî Gazete Tarihi: 12.06.1995, Sayı: 22311. 4110 sayılı Kanun’un genel gerekçesine göre, “…Bilgisayar programları, endüstrinin her alanında giderek artan bir önemle rol oynamakta, bilgisayar program teknolojisi ülkemiz endüstriyel gelişimi için temel öneme sahip bir konu haline gelmektedir. Bir bilgisayar programını gerçekleştir- mek için önemli bir insan gücü, teknik ve malî kaynakların yatırımı gereklidir. Buna karşılık ortaya çıkan programın haksız kopyalanması çok kolay ve çok az bir maliyetle yapılabilmektedir. Bu durum bilgisayar programlarının fikrî hakları- nın çok iyi korunmasını gerektirmiştir…” 4110 sayılı Kanun’un gerekçesi için bkz. Sıra Sayısı: 771, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Değiştiril- mesine İlişkin Kanun Tasarısı ve Adalet ve Milli Eğitim Komisyonları Raporları (1/722). Bu önemli değişiklikle birlikte bilgisayar programları FSEK kapsamında koruma altına alınmıştır. 1995 yılında bu korumanın getirilmesine amacını veren gelişmelerin teknolojik gelişmeler olduğu açıktır. 1995 yılından beri geçen zaman ve teknolojinin geldiği nokta düşünülürse günümüzde yapay zekâlar tarafından üretilen ürünlerin yukarıda saydığımız şartları taşıması durumunda eser olarak kabul edilmesi ve koruma kapsamına alınması kanımızca bu değişikliğin gerekçe- sinde belirtilen amaçlarla da uyumlu olacaktır. 149 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Kanun No: 2709, Kabul Tarihi: 07.11.1982, Resmî Gazete Tarihi: 09.11.1982 Sayı: 17863 (Mükerrer Sayılı).

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1