Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı

339 TBB Dergisi 2019 (142) Mustafa ZORLUEL durumunda bu ürünlerin eser olarak kabul edilmesi ise, bu eserlerin sahipliğinin kime ait olacağı sorusunu gündeme getirmektedir. Bu so- runun cevaplandırılabilmesi için öncelikle yapay zekânın hukuki statü- sü hakkında kısa açıklamalarda bulunmak kanımızca faydalı olacaktır. 1. Gerçek Kişilik ve Tüzel Kişilik Hukuki anlamda kişi kavramı, hukuk düzeninde haklara ve borç- lara sahip olabilen varlıkları ifade etmek için kullanılmaktadır. 159 Bu bakımdan hukuki anlamda kişi kavramının hak ehliyetine sahip olma iktidarını ifade ettiği de söylenebilir. 160 Hangi varlıkların hak ehliyeti- ne sahip olabilecekleri dolayısıyla hukuki anlamda kişi sayılabilecek- leri ise, yine hukuk düzeni tarafından belirlenmektedir. Bu anlamıyla hukuki anlamda kişi olma durumunun, hukuk düzeni tarafından be- lirli varlıklara, bunlara hak ehliyetinin verilmesiyle birlikte takılan bir maske olduğu söylenebilir. Modern hukuk sistemlerinde haklara ve borçlara sahip olabilecek varlıklar, diğer bir ifadeyle hukuki anlam- da kişi olabilecek varlıklar, gerçek kişiler ve tüzel kişiler olarak kabul edilmektedir. 161 Böylece, kişi olma maskesinin hukuk düzeni tarafın- dan gerçek kişilere ve tüzel kişilere takıldığı söylenebilir. 162 Bunların dışındaki varlıklar ise, hukuken kişi olarak kabul edilmezler. Gerçek kişiler insanları ifade etmektedir. İnsan olmak kişi olabil- mek için doğal bir başlangıç noktası olarak kabul edilmektedir. Gerçek- ten de günümüzde hiç kimse insanların kişi olduklarını tartışmamak- 159 Kemal Oğuzman/Özer Seliçi/Saibe Oktay-Özdemir, Kişiler Hukuku, Filiz Ki- tabevi, 17. Baskı, İstanbul, 2018, s. 2; Jale Akipek/Turgut Akıntürk/Derya Ateş, Türk Medeni Hukuku: Başlangıç Hükümleri-Kişiler Hukuku I. Cilt, Beta Basım Yayım, 14. Baskı, İstanbul, 2018, s. 229; Serap Helvacı, Gerçek Kişiler, Legal Yayın- cılık, 7. Baskı, İstanbul, 2016, s. 21; Metin İkizler, Tüzel Kişilerin İlkeli Kişiliği: Bu Uğurda Ana Statünün Anlamı ve İşlevi, Yetkin Yayınları, 1. Baskı, Ankara, 2012, s. 27. 160 Rona Serozan, Medeni Hukuk: Genel Bölüm/Kişiler Hukuku, Vedat Kitapçılık, 8. Baskı, İstanbul, 2018, s. 415; Akipek/Akıntürk/Ateş, s. 229. 161 Oğuzman/Seliçi/Oktay-Özdemir; Akipek/Akıntürk/Ateş, s. 230-231; Helvacı, s. 21-24; İkizler, s. 27-28. 162 Serozan, s. 494; Nitekim 22 Kasım 2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 8 hükmü uyarınca, “Her insanın hak ehliyeti vardır. Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittir- ler”. Yine TMK m. 48 uyarınca, “Tüzel kişiler, cins, yaş, hısımlık gibi yaradılış ge- reği insana özgü niteliklere bağlı olanlar dışındaki bütün haklara ve borçlara ehil- dirler”. Türk Medeni Kanunu, Kanun No: 4721, Kabul Tarihi: 22.11.2001, Resmî Gazete Tarihi: 08.12.2001, Sayı: 24607.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1