Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı

46 Ceza Yargılamasında Devlet Sırrı Üzerine Bir Değerlendirme evresinde devlet sırrına ilişkin bilgi veya belgelerin elde edilmesine yönelik usuli işlemler yapılamayacaktır 122 . Çünkü Cumhuriyet Savcısı gibi Sulh Ceza Hâkimliği de devlet sırrına ilişkin belgeleri inceleyeme- yecektir. Cumhuriyet Savcısı elde ettiği diğer delilleri değerlendirmek yoluyla kamu davası açılması için yeterli şüpheye ulaştıysa iddianame düzenleyecek; devlet sırrına ilişkin delillerden ise iddianamede yalnız- ca delil olarak bahsedecektir. İddianamenin kabulü durumunda dev- let sırrına ilişkin bilgi veya belgeler kovuşturma evresinde CMK’nın 47. ve 125. madde düzenlemeleri çerçevesinde mahkeme tarafından değerlendirilecektir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ Mülga CMUK m. 88 ile CMK m. 125. karşılaştırıldığında, resmi dairelerdeki evrakın içeriğinin açıklanması veya evrakın mahkemeye teslimi için ilgili dairenin en büyük amirinin izninin aranması; ami- rin beyanı yeterli görülmezse ilgili bakanlığa başvurulması kuralının CMK ile terk edildiği görülmektedir. Bu değişiklik kendisini CMK m.47’de de göstermiş, tanıklık konusu bilgilerin devlet sırrı niteliğini taşıması durumunda, CMUK m. 49’da benimsenen sırrın ait olduğu makam amirinin izninin alınması gerektiği anlayışı CMK m. 47 ile terk edilmiştir. Söz konusu CMUK düzenlemeleri, Özbek/Doğan/Bacak- sız/Tepe’ye göre, yargıyı idareye muhtaç etmekte, ceza yargılama- sının temelinde yatan maddi gerçeğin araştırılması ilkesini idarenin insafına bırakmaktaydı. 123 CMK 47. ve 125. maddeleri uyarınca, devlet sırrına ilişkin bilgi ve belgeler mahkemeye karşı gizli tutulamayacak; mahkeme ise yalnızca suçu aydınlatmaya yönelik bilgileri tutanağa kaydettirecektir. 124 Feyzioğlu’na göre ise, mülga CMUK m. 49 çerçevesinde idari makamların izin talebine olumsuz yanıt vermesi göz önüne alınarak, mahkeme artık hiçbir izin almaya gerek olmaksızın devlet sırrına va- kıf olacaktır denmesi gerçekçi değildir. Çünkü devlet sırrının niteliği 122 Hafızoğulları/Özen bu görüşte olmamakla birlikte, bizim de katıldığımız görüş kabul edilecek olursa ortaya bu sonucun çıkacağını belirtmektedir. Bkz. Hafızo- ğulları/Özen, s. 28. 123 Özbek/Doğan/Bacaksız/Tepe, s. 439-440. 124 Hakan Hakeri, “Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu’na Göre El Koyma Koruma Ted- biri”, TBB Dergisi, S: 60, 2005, s. 98.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1