Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı

72 Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi Suçu (TCK M. 121) Yukarıda da bahsedildiği üzere, AsCK m.110’da suç konu- su eylemler, seçimlik olarak ya şikâyetnamenin saklanması ya da şikâyetnamenin tehditle geri aldırılması 43 olarak belirlenmiştir. Su- çun hangi tarz hareketlerle işlenebileceği kanuni tipte açıklandığı için, bağlı hareketli bir suç olduğu söylenebilir. 44 Örneğin, şikâyetçinin sert sözlerle, cesareti kırılarak, aldatılarak, ikna edilerek şikâyeti reddolu- nursa, bu eylemler AsCK m.110’da yer almadığından, suç oluşmaya- caktır. 45 Astların şikâyet hakkını kullanırken, bir suç işlemeleri veya bir disiplin tecavüzünde bulunmaları ayrıca cezalandırılmalarını gerek- tirmektedir (211 SK. m.29). Nitekim AsCK’nın Beşinci Faslı (Askerî ita- at ve inkıyadı bozan suçlar)’ nda yer alan “Yalan yere ve usulsüz şikâyet edenlerin cezaları” başlıklı 84/1’nci fıkrasında, AsCK m.110’da yer alan şikâyet hakkını, doğru olmadığını bildiği iddialarla asılsız olarak kötü- ye kullananların da cezalandırılması öngörülmüştür. Askerî Yargıtay’ın yerleşmiş kararlarına göre, AsCK m.84/2 fıkra- sındaki “şikâyet in yalan yere olması” unsurunun gerçekleşebilmesi için şikâyetin tümünün yalan olması şarttır. Şikâyet edilen hususlardan ba- zılarının doğru olması halinde bu suç oluşmayacaktır. 46 Askerî Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu (İBK) Kararına göre, haklı bir şikâyetin, kanunlarda belirlenmiş olan usul ve yollara uyul- mayarak yapılması ise, AsCK m.84 kapsamında bir suç olmayıp, ancak disiplin tecavüzüne konu bir disiplin eylemi olarak kabul edilmekte- dir. 47 43 AsCK m.110’daki eylemlerden tehdit; Ast üzerinde baskı yapmaya elverişli her türlü tezahürlerdir. Mesela, “şikâyet edersen hakkında hayırlı olmaz, sonra başına geleceği düşün” gibi (R.Taşkın, s.201). 44 Bu konuda ayrıntılı açıklamalar için Bkz. Mahmut Koca /İlhan Üzülmez, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 10. Baskı, Ankara 2017, s. 122. 45 R.Taşkın, s. 201. 46 As. Yrg.1.D. 4.5.1983 E.420 K.399, Özbakan, s.197; ‘Amir tarafından rahatsız edil- diği zaman ve kanaatiyle onları başlangıçta sözlü olarak şikâyet eden, herhangi bir tedbir alınması üzerine bu kere daha üst makamlara dilekçeyle başvuran sa- nığın yaptığı ihbar ve şikâyetlerden bir kısmı hakkında ilgililer hakkında soruş- turma açılmak suretiyle ihbarlardan bazılarının doğrulanmış olması karşısında; sanığın yalan yere şikâyet kastıyla hareket etmediği, çaresizlik içinde daha üst makamlardan kendisinin korunması gayesiyle bu şekilde davrandığı anlaşılarak müsnet suçtan hakkında beraat kararı tesisinde herhangi bir isabetsizlik görülme- miştir’ (As. Yrg.2.D. 14.10.1987 E.594 K.581, Özbakan, s. 197). 47 As. Yrg. İç. Brl. Krl. 23.3.1956 E.55/3231 K.32, Özbakan, s.196; ‘Komuta mertebe-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1