Türkiye Barolar Birliği Dergisi 142.Sayı

88 Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi Suçu (TCK M. 121) normlar arasında asli norm tali norm ilişkisinin kurulabileceği (“ö r- neğin, gerçek ihmali suçlar ile gerçek olmayan ihmali suçlar arasında, tehlike suçları ile zarar suçları arasında”) ileri sürülmektedir. 122 Nitekim Retor- naz tarafından yapılan bir açıklamada, TCK m.121 ile TCK m.257/2 arasında asli ve tali norm ilişkisi bulunmaktadır. Bu nedenle bir zarar neticesi ortaya çıksa bile TCK m.121 uygulandığı sürece tali norm olan TCK m.257/2 uygulanmayacaktır. 123 Nitekim Yargıtay kararları da bu doğrultudadır. 124 C. İŞTİRAK Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu, yukarıda açıklandığı üzere kamu görevlileri tarafından işlenebilen özgü bir suç- tur. TCK m.40/2’nci fıkra hükmüne göre, “Özgü suçlarda, ancak özel faillik niteliğini taşıyan kişi fail olabilir. Bu suçların işlenişine iştirak eden diğer kişiler ise azmettiren veya yar dım eden olarak sorumlu tutu- lur” . Bu hükme göre failler ancak kamu görevlisi olabilirken, bu suça iştirak eden diğer kişiler azmettiren veya yardım eden olabilirler. Hukuka uygun olan bir dilekçenin kabul edilmemesi, yetkili kamu görevlisinin amirinden aldığı bir emre dayanabilir. Burada konusu suç teşkil eden bir emir söz konusudur. Bu nedenle kanaatimizce bu emri veren de yerine getiren de meydana gelen suçtan iştirak hükümleri kapsamında sorumlu olacaklardır (AY m.137/2, TCK m.24/3). 125 Bu durumda emri veren azmettiren, emri yerine getiren ise fail olarak so- rumlu tutulacaktır. 126 122 Zafer, s. 491. 123 Retornaz, s. 11; Benzer görüş için bkz. Tezcan/Erdem/Önok, s. 1060. 124 “Belediye Başkanı olarak görev yapan sanık H…’in talimatıyla maiyetinde me- mur olan sanık S…’ün, suç tarihinde katılanlar adına avukatları tarafından verilen akaryakıt istasyonu işletme ruhsatı talebi içerikli dilekç e ve eklerini kabul edip kayda almadığının dosya kapsamıyla sübuta erdiği, ancak TCK’nın 257. madde- sinin genel, tali ve tamamlayıcı bir hüküm olup görevi kötüye kullanma suçunun oluşumu için eylemin Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanmamış olması gerekti- ği, sanıkların eylemlerinin ise TCK’nın 121/1. maddesinde “kişinin belli bir hakkı kullanmak için yetkili kamu makamlarına verdiği dilekçenin hukukî bir neden olmaksızın kabul edilmemesi” şeklinde tanımlanan dilekçe hakkının kullanılma- sının engellenmesi suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yanılgılı ve dosya kapsa- mıyla örtüşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde beraat hükümleri kurulması,(…)” (Y.5.CD, E. 2013/7283, K.2015/11885, 26.05.2015, Retornaz, s. 11). 125 Zafer, s. 324-325. 126 Koca/Üzülmez, s. 339.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1