Türkiye Barolar Birliği Dergisi 143.Sayı
126 Yargıtay’ın İlk Derece Mahkemesi Olarak Verdiği Son Kararlara Karşı Başvurulacak ... değildir. Hukukta gelişme hâkim kararlarının denetimi yönündedir. Önce kanun yolu kabul edilmiş, sonra bu yolların sayısı artırılmış ve hâkimlerin denetim dışı kalabilen kararları giderek azalmıştır. Bu ge- lişme, delillerin tekrar veya yeniden ortaya konulması suretiyle bir öğrenme muhakemesi yapmayan Yargıtay’ın denetimine tesir etmiş ve hukuk normu olmadığı açık olan, örneğin bir fizik kanunu veya mantık kuralını ya da genel olarak tecrübe kurallarını da hukuk kuralı tabiri içine sokmak ihtiyacı duyulmuştur. Dolayısıyla temyiz nedeni olarak hukuka aykırılık hukuk normuna aykırılıktan daha geniştir. 25 Bu doğrultuda, yalnızca Yargıtay’da olayın belirlenmesi için bir öğrenme muhakemesi yapılmamasından doğan maddi imkânsızlık halinde yüksek mahkemenin ilk derece mahkemesinin oluşa dair ka- naatiyle bağlı olduğu, bunun haricinde imkân varsa, meselenin bu yönüyle de denetlenebileceği ileri sürülmüştür. Dolayısıyla Yargıtay, dosyada bulunduğu halde duruşmada ele alınmayan delillerden, de- lillerin müşterekliği prensibi gereğince yararlanamayacağı gibi, dosya- ya girmeyen beyan delillerine de dayanamayacak; duruşma tutanağı- na geçmiş beyanlara dayanarak denetim yapamayacak, bu beyanların mahkemenin kararında tespit edildiği haliyle bağlı kalacaktır. Beyanın içeriğine, tek başına veya diğer delillerle birlikte değerlendirerek ka- rışması mümkün değildir; meğerki bu sonuç çıkarış mantık kuralları- na aykırı olsun. 26 25 Kunter, s. 760; Yenisey/Nuhoğlu, s. 937; Temyiz nedeni olarak hukuka aykırılıkla ilgili ayrıntılı açıklamalar için bkz. Keskin, s. 47 vd. 26 Kunter’e göre hem yazılı hukuka, bu kapsamda muhakeme normlarına veya maddi hukuk normlarına aykırılık, (muhakeme dışı hukuk normlarının huku- ki değerlendirmede kullanılması maddi değerlendirmeye bağlı olduğundan Yargıtay’ın hukuki mesele hakkında bir karara varabilmek için ek soruşturmayı gerekli görmesi ve bu sebeple bozması maddi denetim değildir) hem de yazılı olmayan hukuka aykırılıklar da dosya imkânı nispetinde temyiz nedeni olarak değerlendirilebilmelidir. Çok defa hukukun esaslarına aykırı, haksız, vicdanları rahatsız eden gibi tabirlerle ifade edilen bu aykırılık, normların veya delillerin değerlendirilmesi bakımından olabilir. Delillerin denetiminde dosya imkânı şartı aranmalıdır; içtihada aykırılık; ilmi hukuka aykırılık; maruf ve meşhur olan şah- si bilgide hatalar, hukuki anlaşmalara aykırılıklar; tecrübe kaidesine aykırılıklar da nazara alınabilir. Örneğin mantık kuralını delillerin bütün olarak değerlendi- rilmesi sırasında eksik mozaik parçalarının mevcutlara göre tahmin edilip sabit sayılmasında dayanılan tecrübe kaidesini bilen Yargıtay’ın bu konuyu denetleye- memesi için sebep yoktur. Mesela olayda belirlenen duruma göre tahrikin ağırlı- ğını, hâkimin tayin ettiği sürenin yeterliliğini Yargıtay denetleyebilir. Bkz. Kunter, s. 761 vd.; Yenisey/Nuhoğlu, s. 937.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1