Türkiye Barolar Birliği Dergisi 143.Sayı
135 TBB Dergisi 2019 (143) Haluk TOROSLU Nitekim AİHM’nin Loewenguth v. Fransa kararında, ağır ceza mah- kemesi tarafından ağırlaştırılmış cinsel saldırı suçundan 15 yıl hapis cezasına mahkûm edilmiş olan başvurucunun, hakkında verilen hük- mün sübuta ilişkin kısmı hakkında kanun yoluna başvuramadığı; zira Fransız kanunlarına göre Ağır Ceza Mahkemesinin kararlarına karşı yalnızca Temyiz Mahkemesi’ne başvurulabildiği ve bu Mahkemenin yalnızca hukuki sorunları tahlil edebildiği şeklindeki başvurusu de- ğerlendirilmiş ve 7. protokolün 2. maddesinin lafzından hareketle ta- raf devletlerin yeniden inceleme faaliyetinin nasıl yapılacağını düzen- lemeye ve bunun kapsamını sınırlamaya yetkili oldukları belirtilmek suretiyle anılan maddenin ihlal edilmediği sonucuna varılmıştır. 47 Hannak v. Avusturya kararında ise başvurucular, haklarında Avusturya kanunlarına göre verilen hükmün 2. maddenin amaçla- rını karşılar nitelikte olmadığını; zira temyiz mahkemesinin yalnız- ca usuli hataları denetleme yetkisine sahip olduğunu, ancak sübuta ilişkin bir değerlendirme yapamadığını ileri sürmüşlerdir. Başvuruyu değerlendiren Mahkeme, üye devletlerin kanun yolunun kapsamına ilişkin sınırlamalar getirmeye yetkili olması ve başvurucuların temyiz mahkemesi önünde yargılamadaki usuli hataları ileri sürmüş ve daha öncesinde kararın istinaf mahkemesi tarafından da denetlenmiş olma- sını gerekçe göstererek 7. Protokolün 2. maddesinin ihlal edilmediğine karar vermiştir. 48 Her ne kadar AİHM’nin kararları, kanun yolunun kapsamına iliş- kin bir takım sınırlamalar getirilebileceği yönünde olsa da, Yargıtay’ın ceza daireleri tarafından verilen kararlara karşı yalnızca temyiz kanun yoluna başvurulabilecek olması Anayasada teminat altına alınan hak arama özgürlüğünün ihlali niteliğindedir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, AİHS ve ek 7 no’lu protokol, hak arama özgürlüğü ve kanun yoluna başvurma hakkı açısından asgari teminatları ortaya koymaktadır ve sözleşmenin 53. maddesinde de açıkça ifade edildiği üzere daha temi- natlı bir hukuki durumun yaratılmasına engel teşkil etmemektedir. 49 larasyon ortaya koymuştur. Aynı şekilde Almanya’da incelemenin hukuki hatala- rın incelenmesiyle ilgili olabileceğini ifade etmiştir. Bkz. Schabas, s. 1136. 47 Loewenguth v. France, 53183/99. 48 Hannak v. Austria, 70883/01; Aynı yönde bkz. Pesti and Frodl v. Austria, 27618/95; Hauser-Sporn v. Austria, 37301/03; Müller v. Austria 12555/03. 49 AİHS md 53’e göre, sözleşme hükümlerinden hiçbiri, herhangi bir Yüksek
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1