Türkiye Barolar Birliği Dergisi 143.Sayı

158 Kolluk Faaliyetlerinin Denetimi Hakkında Genel Bir Değerlendirme CMK m. 91/4’te yer alan düzenlemeye göre “Gözaltına alma ne- deninin ortadan kalkması hâlinde veya işlemlerin tamamlanması üze- rine derhâl ve her hâlde en geç yukarıda belirtilen sürelerin sonunda Cumhuriyet savcısına, yapılan işlemler hakkında bilgi verilerek tali- matı doğrultusunda hareket edilir. Kişi serbest bırakılmazsa 91 inci maddenin 1,2 ve 3 üncü fıkralarına göre işlem yapılır. Ancak kişi en geç kırk sekiz saat, toplu olarak işlenen suçlarda dört gün içinde hâkim önüne çıkarılır. Bu fıkra kapsamında kolluk tarafından gözaltına alı- nan kişiler hakkında da gözaltına ilişkin hükümler uygulanır”. 6638 sayılı Kanun’la CMK’nın 91 inci maddesinin 4 üncü fıkrasına eklenen hüküm ile kolluk amirine de gözaltına alma kararı verebilme yetkisi tanınması doktrinde eleştirilmiştir. Bir görüşe göre, katalogda yer alan ve kolluk amiri tarafından gözaltına alınmayı mümkün kı- lan “Toplumsal olaylar sırasında işlenen cebir ve şiddet içeren suçlar” ifadesi belirsizdir ve yetkinin kötüye kullanılabilme ihtimalini barın- dırması eleştiriye açıktır. Ayrıca bu düzenleme ile 2005 yılında CMK yürürlüğe girerken kolluğun gözaltına alma yetkisinin kaldırılmasının gerekçesi aradan geçen bu süre içinde ortadan kalkmış değildir. 30 Yürürlükteki CMK sistematiği içerisinde savcı, soruşturmada hu- kukçu kimliğiyle ön plana çıkar ve uzmanlığı sayesinde suç oluştura- cak olan olayları daha iyi biçimde süzgeçten geçirebilir. Bu nedenle CMK m. 91/4’ün uygulamasında temel yetkili kişinin savcı olması daha yerinde olacaktır. Savcı, kendisine verilen bilgiler ve olguları dikkate alarak bir olayın m. 91/4 kapsamında olup olmadığını değer- lendirmeli ve gerekli gördüğü hallerde mülki amir-kolluk amiri işbir- liği ile gözaltı uygulaması yapılabilmelidir. Oysaki bu fıkrada yer alan düzenlemeye göre savcı gözaltına alma kararının verilmesinde değil bu uygulamanın sonunda devreye sokulmaktadır. Yani bu hüküm kapsamında savcı gözaltı olayını başlatan değil fakat bitiren yetkilidir. Hukuka uygun olan, gözaltına almayı başlatanın da bitirenin de savcı olmasıdır. 31 Özlük işleri Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafın- dan gerçekleştirilen, hâkimlik ve savcılık teminatından faydalanan ve konumu gereği daha özerk hareket edebilen Cumhuriyet savcısına ta- 30 Veli Özer Özbek/Koray Doğan/Pınar Bacaksız/İlker Tepe, Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayınları, Ankara, 2016, s.310. 31 Yurtcan, Ceza Yargılaması Hukuku, s.358.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1