Türkiye Barolar Birliği Dergisi 143.Sayı
CEDAW’IN “YAŞLI KADINLARIN KENDİLERİNİN VE İNSAN HAKLARININ KORUNMASINA İLİŞKİN 27 SAYILI GENEL TAVSİYESİ”NDE KIRILGANLIK KAVRAMI* CONCEPT OF VULNERABILITY IN CEDAW’S “GENERAL RECOMMENDATION NO. 27 ON OLDER WOMEN AND PROTECTION OF THEIR HUMAN RIGHTS” Muhammet KOÇAKGÖL** Özet: CEDAW “Yaşlı Kadınların Kendilerinin ve İnsan Haklarının Korunmasına İlişkin 27 sayılı Genel Tavsiyesi”ni çıkarmış ve kırılganlık kavramı çeşitli yerlerde kullanılmıştır. Kırılganlık kavramı akademik yazında geniş ve dar anlamlarda ele alınabilmektedir. Bu çalışmada hangi görüşün kadın yaşlılığı bakımından daha uygun olacağı tartı- şılmış ve tavsiyedeki kullanımın uygun olup olmadığı belirlenmeye çalışılmıştır. Bu iki görüşten hangisinin yaşlı kadınların insan hakları- nı koruma bakımından daha faydalı olacağı her iki görüşün karşılıklı iddiaları bakımından değerlendirilmiştir. Kırılganlığı geniş anlamda ele almanın en azından yaşlılık ve kadın yaşlılığı bakımından her tek durumdaki gerekliliklerin farklılaşması anlamında “bağlamı” gözden kaçırma riskini taşıdığı belirtilmiştir. Devamında bu risk bakımından CEDAW’ın kırılganlığı ne şekilde kullandığı ele alınmıştır. Kırılganlık dar anlamda ele alındığında, tavsiyede, bağlamın gözetildiği ve do- ğal afet, temel yaşam kaynaklarına erişim, eşini kaybeden yaşlı ka- dınların sömürüye açık olması ve benzeri durumların detaylı olarak ele alındığı görülmektedir. Ancak özellikle problem ortaya konurken bağlam ve değer bilgisinden ziyade yaşlı kadınların daha kırılgan oldukları şeklinde bir derecelendirmeye gidilerek gerekçelendirme yapılması riskli olarak değerlendirilebilir. Tavsiyede özellikle kırılgan kavramı kullanılırken kırılgan olmaya göre daha detaylı bir derece- lendirme yapıldığı için kırılganlığın geniş tanımına yaklaşıldığı görül- mektedir. Ancak böyle bir yaklaşımdan hareket edilirse “Kadınların erkeklere göre daha kırılgan olmadığı durumlar olabilmektedir. Bun- ların bir örneği olarak “kendini ihmal” hallerinde kadınların insan hak- larına yönelik özel düzenlemeye ihtiyaç kalmayacak mı?” gibi bir soru cevapsız kalacaktır. Oysa niceliksel olarak daha kırılgan olmaktan zi- yade bağlama dayalı oluşan kırılganlıklar temel alındığında bu riskin de giderilebileceği sonucuna ulaşılmıştır. * Bu metnin özeti 2. Çukurova Kadın Çalışmaları Kongresi’nde 29.11.2018 tarihinde bildiri olarak sunulmuştur. ** Arş Gör., Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı,
[email protected], ORCID: 0000-0002-1406-2427, Makalenin Gönderim Tarihi: 09.01.2019, Kabul Tarihi: 09.01.2019
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1