Türkiye Barolar Birliği Dergisi 143.Sayı

393 TBB Dergisi 2019 (143) Muhammet KOÇAKGÖL bağlama göre belirginleşen zararlara yönelik tepki vermeyi sönükleş- tirmekte olduğu iddia edilmektedir. 18 Bu eleştiriye karşı ise herkesin kırılgan olmasıyla herkesin eşit derecede kırılgan olduğu iddiasının farklı olduğu cevabı verilmektedir. 19 Ancak bu cevabın özellikle kadın yaşlılığı bakımından yeterli olmadığı söylenebilir. Çünkü herkesin eşit derecede kırılgan olmadığını söylemek bağlama göre belli grup veya kişilerin daha kırılgan olduğunu kabul etmek anlamına gelmektedir. O halde kırılganlığı dar anlamıyla ele alan Mackenzie/Rogers/Dodds ’un herkesi kırılgan kabul etme yaklaşımını eleştirmesi haklı görülebilir. Çünkü bu yaklaşımın bağlama bağlı zararları ve spesifik kırılganlıkları görmede yetersiz kalabilmekte ve bir grubun bütün üyelerinin kendi kararlarını veremeyen ihtiyaçlarını gideremeyen kişiler konumuna sü- rükleme riski bulunmaktadır. Bu durum da adil olmayan paternalist tepkileri haklılaştırmak için kullanma tehlikesini içerebilecektir. 20 Diğer taraftan kırılganlığı dar tanımlayan görüş kırılganlık- la özerkliğin zıt kavramlar olarak ele alınıp eleştiriye uğramalarını eleştirmektedir. 21 Buradan her iki görüşü savunanların da kırılgan grupların veya daha kırılgan grupların gözden kaçırılmaması kaygı- sı duydukları anlaşılmaktadır. Farklı olanın ise tam özerk öznenin mi esas alınması gerektiği, yoksa kırılgan öznenin mi temel alınması ge- rektiği sorusu oluşturmaktadır. Ancak tam özerk birey anlayışı haklı olarak eleştirilmekle birlikte bu birey anlayışının çeşitli kısıtlamalara ve müdahalelere karşı bir ölçü olarak da ele alınabildiği, dolayısıyla bu konuda çok daha geniş tartışmaların yapıldığı belirtilmelidir. Bu çalışmada sadece kırılganlığın kullanılma şekli ve anlamına ilişkin bir değerlendirme yapılmaya çalışıldığı için konuyla ilgili olmasına rağmen tam özerklik-ilişkisel özerklik tartışmasına burada yer veril- memektedir. Ancak kırılganlığı farklı şekilde değerlendiren her iki görüşün dile getirmeye çalıştığı sorunun kırılgan grupların veya her- kes kırılgansa kırılganlığı daha fazla yaşayanların hak ihlallerine uğ- ramaması ve ayrımcılıkla karşılaşmamaları için neler yapılabileceğine 18 Rogers/Mackenzie/Dodds, 2012, s. 15-16. 19 Herring, 2016, S. 23. 20 Rogers/Mackenzie/Dodds, 2012, s. 16. 21 Catriona Mackenzie, “The Importance of Relational Autonomy and Capabilities for an Ethics of Vulnerability”, Vulnerability New Essays in Ethics and Feminist Philosophy (Ed. Catriona Mackenzie/Wendy Rogers/Susan Dodds) içinde, Ox- ford University Press, 2014, s. 33.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1