Türkiye Barolar Birliği Dergisi 143.Sayı
68 Anayasa Yargısında Alan Sorunu: Anayasa Yargısının Belirlenmiş Alanı İnsan hakları ile yargı arasında oldukça işlevsel bir bağ vardır. İn- san haklarını gerçekleştiren yargı iradesidir. Bu gerçekleşmede koru- ma ve geliştirme bulunmaktadır. İşte bu noktada anayasa yargısı özel ve hayati bir konumda yer almaktadır. Anayasacılık siyasi iktidarın sı- nırlandırılmasını ve hak ve özgürlüklerin bu sınırlı ortamda korunma- sını sağlar. Anayasacılığın özü bu bağlamdaki denge ve denetimdir. Anayasa yargısı anayasacılığın operasyonel bir kurumdur. Dolayısıyla anayasa yargısının alanı da hak ve özgürlükler ve bunların muhtemel ihlallerine karşı denge ve denetimdir. Şu halde anayasa yargısından beklenen “hak eksenli” (right based) bir yaklaşımla davranmasıdır. Pozitivist ve statükocu bir yaklaşım sergilenmesi anayasa yargısının operasyonel konumunu işlevsizleştirecektir. Yorum yorumcunun sübjektif zihinsel faaliyeti ve bu faaliyet ne- ticesinde anlam 43 yüklenmesidir. 44 Anayasa yargısı, anayasal ve yasal kurallara anlam yükleyen bir “yorumcu topluluğu”dur. 45 Bu yorumcu topluluğu ilk aşamada belirli bir anlam tespit eder ve ikinci aşamada tespit edilen anlamlar arasında bir tercihte bulunur. Sorun burada ya- pılan tercihin rasyonel olup olmadığı ve anayasa yargısının ontolojik meşruiyeti ile bağdaşıp bağdaşmadığıdır. İşte anayasa yargısı bir an- lamda bu tür bir zemin üzerinde ve pragmatik gerekçelerle hareket eder. Çünkü yargısal denetim sonucunda varılan karar yargıcın kendi- sel değerlerinden, diğer etkin yorumcuların değerlerinden ve siyasal- sosyal hâkim çevrenin değerlerinden oluşan parametreler üzerinden şekillenir. İşte insan hakları hususunda bu tür bir karar oluşum aşamasının üzerinde şekillendiği iki temel yaklaşım bulunmaktadır. Hak eksenli yaklaşım, anayasal denetim sürecinin her aşamasında yargıcın hak ve özgürlükleri koruma motivasyonuyla ve bu bilinçle hareket etme- Bilgiler Fakültesi Dergisi, C. 56, S. 1, 2002, s. 3. 43 Andrei Marmor, Interpretation and Legal Theory, Hart Publishing, 2. Baskı, Ox- ford and Portland, Oregon, 2005, s. 13. 44 Aristoteles’e göre davaları karar bağlayan yargıçlar çoğunlukla sevgi, nefret, bi- reyseel çıkarların etkisinde kaldıklarından dolayı gerçeği tam anlamıyla meydana çıkarmayabailirler. Çünkü onların vardıkları sonuçlar haz ya da acılarıyla mas- kelenmektedir. Aristotle, The Art of Rethoric, Çev. J. H. Freese, Loeb Classical Library, 1925. 45 Zühtü Arslan, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türk Anayasa Yargısı: Uyum Sorunu ve Öneriler”, Anayasa Yargısı Dergisi , C. 17, 2000, s. 274-293.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1