Türkiye Barolar Birliği Dergisi 144.Sayı

125 TBB Dergisi 2019 (144) Batuhan AKTAŞ / Serkan SEYHAN sı istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin İdare Mahke- mesince iptal edildiğinden bahisle, atamasının yapılmadığı dönemde yoksun kaldığını ileri sürdüğü maaş farkı alacağının ödenmesine ka- rar verilmesi istemiyle açılan davanın; “ Davalı Telekom A.Ş. 14.11.2005 tarihinde özelleşmiş olduğundan; davalı hakkındaki iptal kararının kesinleş- tiği 14.6.2010 tarihinde Telekom’un özel hukuk hükümlerine tabi bir şirket statüsünde bulunduğu açıktır. Bu durumda, öğreti ve idari yargı içtihatları uyarınca, idari yargı yerince verilen bir kararın uygulanması isteminin red- di üzerine açılan davanın yine idari yargı yerinde görülmesi gerektiği söy- lenebilir ise de; davanın somutunda gerek davacı hakkındaki iptal kararının kesinleştiği, gerek bu kararın uygulanamayacağı yolundaki davalı tasarrufu- nun tesis edildiği, gerekse de davacının bu işleme karşı yeniden idari yargıya başvurduğu tarihlerde artık davalı Telekom bir kamu kurumu mahiyetinde olmayıp, özel hukuk hükümlerine tâbi bir şirket statüsünde bulunduğundan; yargı kararının yerine getirilmemesi işleminden kaynaklanan tam yargı da- vası açtığı tarihte davalı konumunda bir kamu kurumunun mevcut bulun- mayışı kaynaklı bir fiili imkânsızlık hali söz konusu olmaktadır. Diğer bir de- yişle, “idari işlem-bunun iptali- bu iptal kararının yerine getirilememesi- bu işlemin (gerçekte eylemin) iptali için yeniden dava açılması” şeklinde cereyan eden safahatta, idari yargı yerinde açılacak bir davada muhatap (davalı) olarak bir kamu kurumunu gösterebilmek imkânsız hale geldiğinden; idare mahke- mesinde yargı kararının yerine getirilmemesi hukuki nedenine dayalı bir tam yargı davası açılamayacaktır. Çünkü, özel hukuka tabi tüzel kişilerin idari yargı yerinde hasım (davalı) sıfatları mevcut olmayıp; her halükârda davalı- nın bir “idare (kamu kurumu)” olması gerekmektedir. Şu halde, mevcut bu “fiili imkânsızlık” hali dolayısıyla davacının davasını açabileceği ve davalıdan talepte bulunabileceği yegâne yargı yeri artık adliye mahkemeleri olmak duru- mundadır ” şeklindeki gerekçesiyle adli yargıda görülmesi gerektiğine hükmetmiştir. 62 Keza benzer bir olayda Uyuşmazlık Mahkemesi; iptal istemi tari- hinde davalı mevkiinde kamu kuruluşu niteliği taşımayan Türk Te- lekomünikasyon A.Ş.’nin olması karşısında, idari yargı yetkisi kap- samında açılmış bir idari dava bulunduğundan söz etmek olanaksız olduğundan bahisle uyuşmazlığın çözüm merciini adli yargı olarak 62 Uyuşmazlık Mahkemesi, Esas No: 2017/81, Karar No: 2017/163, Karar Tarihi: 13.3.2017.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1