Türkiye Barolar Birliği Dergisi 144.Sayı
375 TBB Dergisi 2019 (144) Atiye B. UYGUR na daha fazla fayda sağlayabileceği bir tedavi yöntemini de seçebilir (TDN.m.10). Ancak, ilaç tedavisi ile iyileşebilecek bir hastalık için son çare olan cerrahi müdahaleye öncelikle başvurulması durumunda, tıb- bın tanınan ve kabul edilen ilkelerine uyulmadığı kabul edilebilir. 49 Hekimin tıbbi uygulama hatası nedeniyle, sorumluluğunu doğu- ran önemli bir başka konu da ilaçlar ile ilgili yapılan hatadır. 50 Teda- vi için uygun ilacı yanlış uygulama, doz miktarında yanılma, 51 kas içi yerine kas altına enjeksiyon yapılması, konulan teşhis ve tanıya rağ- men tamamen yanlış bir ilacın seçilmesi gibi durumlar, tıbbi uygulama hatalarına örnek olarak verilebilir. 52 Yabancı mahkeme kararında yer alan bir olayda, ilaç üreticisi firmanın “pediatrik kullanım için uygun değildir” uyarısına rağmen, hekimin penisilin ve streptomisin ilaçla- rını, yetişkinlere verilen dozun %75 azını çocuk hastasına uygulaması sonucu kalıcı sinir zedelenmesine neden olması, hekimin tıbbi uygula- ma hatasının bir sonucudur. 53 Tıbbi müdahale yapılırken, hastanın sağlıklı organlarına zarar ve- rilmesi de, ciddi sonuçlar yaratan tıbbi uygulama hatalarıdır. Örneğin Kanada Yüksek Mahkemesi, 54 enjeksiyon ile uygulanan bir kemoterapi 49 Hancı, s.103.; Örneğin, British Columbia Law Reports da yayımlanan bir yüksek mahkeme kararında, hastaya gereksiz yere mastectomy (memenin alınması ame- liyatı) yapılması, hekimin tıbbi uygulama hatası olarak kabul edilmiştir: Down v. Royal Jubilee Hosp. (1980) 24 BCLR 296 (SC). 50 Farmakolojik hata olarak da ifade edilen ilaç kullanımına yönelik hatalar için bkz. Demir s. 244. ; Doğan Soyaslan, “Hekimin İlaçla Tedavi Nedeniyle Sorumluluğu”, Ankara Barosu – Sağlık Hukuku Kurultayı 1-3 Kasım 2007, Ankara 2008, s.329- 343.s. 230 vd.; Ünver, s. 55 vd. 51 Reynard v.Carr (1983) 30 CCLT 42, 49 (BCSC), Giesen, s.133. 52 Hancı, s. 308. ; Örneğin, hekimin, hastasını hiç görmeden telefonla ilaç tedavisine girişmesi, ilaçla ilgili olarak kullanım ve uygulama dozlarını araştırmadan reçete etmesi, kullanım alanı dışında, yüksek ya da düşük dozda ilaç kullanılması yolu ile yapılan uygulamalar açısından, tıbbi özen yükümünün ihlali gerçekleşmiş ol- duğu kabul edilebilir. Bkz. Demir, s. 244 vd. 53 Koury v. Follo, 158 SE2d 548 (NC 1968).; İlaçların uygulanması gerekenden yük- sek dozda verilmesi de hastaların bazen ölümle dahi sonuçlanabilecek şekilde za- rar görmesine neden olabilmektedir. Örneğin, novocaine yerine adrenalin enjekte edilen iki hasta hayatını kaybetmiştir: Budgen v. Harbour View Hosp. (1947) 2 DLR 338 (NS SC).; Pollard v. Chipperfield (1952) 7 WWR 596 (Sask CA).; Aynı şe- kilde yüksek dozda verilen ilaç nedeniyle beyinde hasar oluşması: Talcott v. Holl, 224 SO2d 420 (Fla App 1969). Diğer kararlar için bkz. Giesen, s. 141 vd. 54 Arnold v. Bonnell (1984) 55 NBR2d 385 (NB QB).; Aynı tür kararlar için bkz. Mar- rero v. Goldsmith, 486 SO2d 530 (Fla 1986).; Hoven v. Rice Men Hosp. 386 NW2d 752 (Minn App 1986).; Schaffner v. Cumberland County Hosp. 326 SE2d 116 (NC App 1985).
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1