Türkiye Barolar Birliği Dergisi 144.Sayı
379 TBB Dergisi 2019 (144) Atiye B. UYGUR SONUÇ Hekimlik sözleşmesine aykırılık nedeniyle doğan sorumluluk, kusura dayanan bir sorumluluk hali olduğu için hekimin kusuru, sözleşme sorumluluğunun kurucu unsurlarından biridir. Hekimin tıbbi faaliyetinin kusur açısından değerlendirilmesinde, hekimlik mesleğinin özel davranış standartlarının yani tıbbi standartların esas alınması söz konusudur Ancak hekimler sadece mesleki değil, genel hayat tecrübelerine göre herkese yüklenebilecek dikkat ve özeni de göstermek zorundadırlar. Hekimlik mesleği açısından, tıbbın geliş- mişlik seviyesine göre zarar verici bir sonuç doğuran ya da doğurma ihtimali olan her eylem hekimin meslek kusuru olarak değerlendiri- lebilir. Daha açık bir ifadeyle, hekim bir yapma eylemi ile tedaviye yönelik olmayan ya da tıbbi açıdan kabul görmüş ilkelerin dışına çı- karak bir uygulama yapmış olabileceği gibi, bir yapmama eylemi ile tıbbi açıdan zorunlu olarak uygulanması gereken bir tedaviyi ya da müdahaleyi yerine getirmeyerek de bir meslek kusuru işlemiş olabi- lir. Meslek kusuru, tıbbi bilgi seviyesine göre gösterilmesi gereken özenin gösterilmemiş olması nedeni ile tedavinin hatalı olmasını da ifade etmektedir. Buna göre, hekim, somut olayın özelliklerine ve içinde bulunduğu şartlara göre uygulaması gereken tıbbi standart- ların altında bir uygulama yapmış ise, tıbbi uygulama hatası (medi- cal malpractice) yaptığı kabul edilmektedir. Hekime mesleki kusur ya da tıbbi kusur olarak yüklenen durum, bilinen ve kabul edilen tıp kurallarının yani tıbbi standartların kusurlu olarak ihlal edilmesi ile ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda hekimin mesleki kusuru, somut olayda objektif özen yükümünün ihlali ile ortaya çıkan durumlardı r. Hekim tarafından yapılan tıbbi müdahale, her durumda beklenen iyi sonucu vermeyebilir. Hekimin kendinden beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine rağmen bir takım beklenmedik durumlar ortaya çıkabilir. Komplikasyon ya da tıbben izin verilen risk olarak ifade edilen bu durumlar için hekimin hukuken sorumlu tutulmamasının şartı ise hastasını önceden bilgilendirmiş ve rızasını almış olmasıdır. Hekimin yapacağı özenli ve ayrıntılı bilgilendirme (aydınlatma) tıb- bi müdahaleye rızanın, sağlıklı bir iradeye dayanmasını sağlayan ve hekimlik sözleşmesinin önemli bir yan yükümü olarak da karşımıza çıkmaktadır.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1