Türkiye Barolar Birliği Dergisi 144.Sayı
55 TBB Dergisi 2019 (144) Ahmet EKİNCİ Halk tarafından seçilen başkanın siyasal sorumluluğu halka kar- şıdır. Ancak zaman içinde halk desteğini yitiren başkanın yine halkın tamamını temsil eden parlamento ile girişeceği bir mücadele çoğu za- man onun aleyhine tecelli eder. Bu durumda başkanın yapabileceği en makul çözüm parlamento ile uzlaşmaktır . Çalışmanın dayandığı temel sonuçlardan ikincisi ise başkanın gö- rev süresi dolmadan görevinin sona ermesi için için tek vasıtanın im- peachment olmadığı , kaldı ki impeachment usulünün dâhi parlamentolar tarafından bir siyasal sorumluluk vasıtası olarak kullanıldığıdır . Şayet baş- kan, parlamento çoğunluğu ile uzlaşmaktansa ona karşı cephe almayı ve kararname ve atama yetkileri gibi tek taraflı kullandığı yetkiler va- sıtasıyla kendi politikasını dayatmayı tercih ederse işte bu durumda parlamento, sabit bit dönem için seçilen başkanı görevden almanın yollarını arayacaktır. Eğer anayasada öngörülen çoğunluğu elde edi- yorsa, parlamento muhalefetinin girişeceği ilk adım başkan aleyhine impeachment sürecini başlatmaktır. Bu süreci başlatmak için başkan aleyhine yolsuzluk iddialarının ortaya çıkarılmaya çalışıldığı görül- mektedir. Çoğu zaman parlamentolar, anayasal çoğunluğu sağlaya- mayacak olsalar bile başkanı halk nezdinde yıpratmak ve desteğini azaltmak için bu süreci başlatabilmektedir. Zira başkan zor durumda kaldığında ya parlamento ile uzlaşacak ya da Brezilya’da Collor ya da Peru’da Kuczynski’nin yaptığı gibi istifa etmek durumunda kala- caktır. Üçüncü yol, yani direnmek ise tehlikelidir. Zira bu durumda siyasal anlamda tehlikeli bir yola girilmiş olmaktadır. Bu durumda parlamenter muhalefetin toplumsal muhalefete dönüşmesi ve iç karşı- şıklıkların ülkeyi yönetilemez bir hale getirmesi riski bulunmaktadır. Bu durumda ise başkanın genelde parlamento ile uzlaşma ihtimali de azalmaktadır. Başkan ile anlaşamayan parlamento, başkanın istifa et- mesini sağlayamaz ve impeachment için gerekli anayasal şartları sağ- layamazsa başkanın fiziksel ve/veya zihinsel yetersizliği gerekçesiyle başkanlık makamında daimi bir boşalma olduğunu gerekçesiyle baş- kanı görevden alma yolunu seçebilir. Bu yöntem anayasada öngörül- müş bir usulün saptırılması sonucu uygulanmaktadır. Ekvator, Peru ve Venezuela’da örnekleri görülen bu uygulama ise ya ciddi bir siyasal krizi nihayete erdirmek ile sonuçlanmakta ya da ciddi bir siyasal kri- zin daha da ağırlaşmasına sebebiyet verebilmektedir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1