Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

152 Uygulamada Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat (CMK m. 141-144) olarak dinlenen bir kimsenin yalancı tanıklığı neden olmuştur. Bu gibi durumlarda haksız ihbar, şikâyet veya tanıklığı hürriyet ve hak kay- bına etkisi mahkemesince değerlendirilecek, bu etkinin varlığı saptan- dığında ödemek zorunda kaldığı tazminat nedeniyle devletin, o kişi veya kişilere rücu hüküm altına alınmıştır. 331 Rücu edilebilmesi için iftira edenin iftira suçundan (TCK m. 267), yalan tanıklıkta bulunanın yalan tanıklık suçundan (TCK m. 272) kesinleşmiş bir mahkûmiyet ka- rarının bulunması gerekir. 332 SONUÇ Hukuk sistemlerinde, suçlu olduğu henüz kesin olarak bilinmeyen kişilerin özgürlüklerinden yoksun bırakılması dolayısıyla ortaya çıkan haksızlıklar mahsup veya tazminat ödenmek suretiyle giderilmekte- dir. Ülkemizde ise Anayasa’nın 19. maddesinde kanuna aykırı olarak özgürlüklerinden yoksun bırakılanların uğradıkları zararların tazmi- nat hukukunun genel ilkelerine göre devletçe ödeneceği düzenlenmiş ve CMK’nın 141 ila 144. maddelerinde, “ Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat ” başlığı altında, tazminat nedenlerinin yanı sıra uğranılan zararın tazminine ilişkin kurallara yer verilmiştir. Koruma tedbirle- ri nedeniyle tazminat istemi, kişilerin mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla getirilmiş bulunan kendine özgü bir kurumdur. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesi, Anayasa’nın 19. maddesi, yakalama ve tutuklama halinde tazminat ödenebileceği hü- küm altına alınmış iken, CMK’ya göre arama ve el koymaya ilişkin koruma tedbirleri için de tazminat ödenebileceği düzenlenmiştir. Bu bakımdan CMK’nın 141 ve devamı maddelerindeki düzenleme, AHİS ve Anayasa’ya göre, daha ileri bir aşamayı ifade etse de tüm koruma tedbirlerinin tazminat kapsamına alınmaması önemli bir eksikliktir. Örneğin, gözlem altına alma ve iletişimin denetlenmesi koruma ted- birlerinin hukuka aykırı olarak uygulanması, tazminat nedeni olarak öngörülmemiştir. Ayrıca CMK’nın 141/1. maddesinin (a) ve (e) bent- lerinde yakalama ve tutuklama bakımından tazminat öngörülmesine karşın gözaltı için tazminatın öngörülmemesi de bir eksikliktir. Keza 331 CMK’nın 143. maddesinin gerekçesi 332 Soyaslan, s.339; Öztürk/Tezcan/Erdem/Sırma/Kırıt/Özaydın/Akcan/Erden, s.579; Süheyl Donay, Ceza Muhakemesi Kanunu Şerhi, Beta Yayınevi, İstanbul 2009, s.241.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1