Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

170 Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri ... ve etkili takiple caydırıcılığın sağlanmasının, olayların çoğunda hala bir sorun teşkil ettiğini söylemek gerekmektedir. Nitekim kanun koyucu, uygulamanın bu sorunlarını görmüş ola- cak ki “sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele kar- şı görevleri sebebiyle kasten işlenen suçlardan şüpheli olanlar” hak- kında yapılan soruşturmalar bakımından; gerek kolluk görevlileri ve gerekse adı geçen suçların şüphelileri için bazı özel düzenlemelerde bulunmuştur. 48 Özellikle sağlık çalışanlarının adı geçen suçlara ilişkin farklı sebeplerden kaynaklı düşük oranlı ihbar ve şikâyetleri karşısın- da ve delil kaybının önlenmesi için; müşteki, mağdur ve tanık olarak dinlenecek personelin ifadelerinin bizzat işyerlerinde alınacağı dü- zenlenmiştir (ek md. 12 f. 3). 49 Yine soruşturmanın devamına ilişkin işlemlerin Cumhuriyet savcısı tarafından bizzat takip edileceği öngö- rülmüştür. 50 Sağlık hizmetleri kanunu bunların yanında, takip caydı- rıcılığının sağlanması için sağlık çalışanlarına karşı işlenen şiddet suç- larının şüphelilerine yönelik bazı hak sınırlamaları getirmektedir. Ek 12. maddenin üçüncü fıkrasında ise kolluk görevlilerine adı geçen şüp- heliler için yakalama zorunluluğu getirilmektedir. 51 Kanun ayrıca ya- 48 Ayrıca bkz. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Genelgesi (2012/39): Sağlık Çalışanlarına Karşı İşlenen Suçların Soruşturulması, http://turkdermato- loji.org.tr/media/files/file/001.pdf.; talep edilen diğer bir tedbir ise sağlık çalı- şanları savcılığının kurulmasıdır, bkz. Komisyonu Raporu, s. 197; CHP’nin Ceza Muhakemesi Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin teklifi için bkz. https:// www2.tbmm.gov.tr/d27/2/2-1239.pdf. 49 Adli kolluğun el koydukları olayla ilgili (CMK md. 161 f. 2) tanık dinlemeleri Po- lis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 15. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlen- miştir. Buna göre bu kişilerin işyerlerinde ifadelerinin alması için talepleri gerekli olduğu gibi uygulamanın ayrıca yönetmelikte düzenleneceği öngörülmektedir. Ancak sağlık çalışanlarına karşı işlenen suçlar açısından böyle bir talep beklenme- yecektir. 50 CMK md. 161’de diğer suçlar açısından Cumhuriyet savcısının soruşturmaları bizzat takip zorunluluğu yoktur. Fakat kanunun sağlık çalışanlarına karşı işlenen suçlar için bu zorunluluğu getirmektedir. 51 Ceza Muhakemesi Kanunu’nda diğer suç şüphelileri açısından böyle zorunlu- lukta söz konusu değildir. CMK md. 90 birinci fıkra hükmü suçüstü hali, kaçma olasılığı veya kimliğinin tespit edilememesi hallerinde dahi sadece yakalanabi- leceğinden bahsetmektedir. Sağlık hizmetleri kanunuyla yapılan değişiklikle adı geçen hallerin olmaması durumunda dahi, kolluğun yakalama yetkisinin varlığı kabul edilmelidir. Çünkü kanun özel bir hükümle söz konusu şüpheliler “yakala- nır” demektedir. Bununla beraber, bu yetkinin ve belirtilen hükmün aynı zaman- da kolluğun CMK md. 90 f. 1’deki takdir yetkisini sıfırlayıp sıfırlamadığı sorusu gündeme gelmektedir. Sağlık hizmetleri kanunundaki hükmün metnine bakıldı- ğında kullanılan emir kipinden dolayı bu sorunun olumlu cevaplanması gerekir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1