Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

185 TBB Dergisi 2019 (145) Mehmet ARSLAN lik sağlık hizmetinin engellenmesiyle toplumsal dayanışmanın ihlal edilmesinin ve bu yardımı gerçekleştirenlere fiili saldırının suç hali- ne getirildiği görülmektedir. Daha önce belirtildiği gibi 2017 yılındaki düzenlemelerin merkezinde ilkyardım durumları ve acil servislerde yaşanan, bazı suç faillerini destekleme (Rostock olayları), meraklı ka- labalık sorunu ile hasta veya yakının yardım ve tedavi eden sağlık personeline karşı fiili saldırısı bulunmaktadır. Ancak Alman kanun koyucusu bu düzenlemelerde bulunurken üçüncü kişilere yönelik ya- pılan her türlü sağlık hizmetini ceza hukukunun koruması altına alma yoluna gitmediği gibi, kanunda yeni suç türlerinin sağlık çalışanların- dan sadece belirli bir gruba karşı işlenmesi durumunda uygulanması gibi bir sınırlandırmada bulunmuştur. Yukarıda belirtildiği gibi bazı durumlarda, Alman ceza kanun koyucusunun neden farklılıklara git- tiği Almanya’da sıklıkla meydana gelen olay türleri göz önüne alındı- ğında anlaşılmakta, ceza hukukunun son çare olması ilkesine müm- kün olduğu kadarıyla uyulmak istendiği görülmektedir. Ancak buna rağmen engelleme ve fiili saldırı fiilleri yukarıda gösterildiği gibi ceza sorumluluğunun alanını öne çeken ve önemli ölçüde genişleten suç türleri oluşturmuştur. Bu alandaki eylemlerin çoğu, yukarıda deği- nilen araştırmalarda, sağlık çalışanlarının önemli değil diye ihbar et- medikleri fiiller olabilir. Yeni suçlardan dolayı gerçekten ceza takibi yapılması, nihayetinde sağlık çalışanlarının ihbarına bağlı kalacak gibi görünmektedir. Aşağıda, öncelikle Türk ceza hukukundaki benzer suçların üçün- cü kişilere yönelik yapılan sağlık hizmetini ve sağlık çalışanlarını ko- ruyup korumadığı Alman ceza hukukuyla karşılaştırmalı bir şekilde irdelenecek ve ardından bir değişiklik önerisi sunulacaktır. III. Türk hukukundaki durum Türk Ceza Kanunu açısından, üçüncü kişilere yapılan sağlık hiz- metinin engellenmesi veya bu hizmeti veren sağlık çalışanlarına fiili saldırıların suç teşkil edip etmediği sorusuna; • yardım yükümlüğünü düzenleyen 98. madde (bir yıla kadar hapis veya adli para cezası) • kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesini dü- zenleyen 113. madde (iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası) ile