Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

227 TBB Dergisi 2019 (145) Reşit KARAASLAN bazı belirtilerin varlığı ya da yokluğu, örneğin failin neticeyi kabullen- mek için herhangi bir saikinin bulunup bulunmadığı, kendisine veya yakınına zarar vermeyi isteyip istemediği kıstas olarak kabul edilebi- lecektir. 71 (2) Olası kastın isteme unsuruna sahip olması, failin sadece hare- keti gerçekleştirmeyi değil, aynı zamanda netice de dâhil olmak üzere suçun kanuni unsurlarını da hareketin gerçekleştiği anda istemiş ol- ması demektir. Ancak bu, fail tarafından öngörülmesine rağmen arzu edilmeyen her türlü neticenin olası kastın kapsamı dışında kalması de- mek de değildir; zira isteme unsuru günlük dildeki arzu etme veya ho- şuna gitme demek değildir, aksine sadece ve sadece hukuki anlamda bir kabullenme demektir. Bu anlamda failin neticenin meydana gelme ihtimalini mümkün görmesi ve buna rağmen gerçekleştirmek istediği esas amaç uğruna yan neticenin meydana gelmesini göze almış olma- sı halinde, olası kast mevcuttur. Öyleyse yan neticenin fail tarafından arzu edilmiş olup olmamasının bir önemi yoktur. Dolayısıyla olası kastın fail tarafından arzu edilmeyen ancak hukuken kabullenilen ne- ticelere teşmil etmesi de mümkündür. 72 da iki kişinin öldüğü, bir kişinin de yaralandığı, öndeki aracı durdurup parasını almak ya da parasını atmalarını sağlamak amacıyla hareket eden ve uzman ça- vuş olup silah kullanma konusunda yeterli bilgi ve tecrübeye sahip bulunmasına rağmen, ateş ederken kimseyi doğrudan hedef aldığı veya takip ettiği araca ana yolda arkadan vurduğuna ilişkin, her türlü şüpheden arınmış, kesin ve inandırıcı herhangi bir delil bulunmayan sanığın, doğrudan öldürme veya yaralama kastı ile hareket etmediği, ancak aşırı süratli bir biçimde takip ettiği araca kullandı- ğı araçla arkadan vurduğunda ve silahla ateş ettiğinde sürücüsünün direksiyon hâkimiyetini kaybedebileceğini öngörmesine rağmen, takip ettiği içerisinde ölen- lerin ve mağdurun bulunduğu araca şehir merkezindeki takip esnasında arkadan birden fazla kere vurduğu, isabet kaydedecek şekilde tabancayla ateş ederek cam- larının kırılmasına neden olduğu, ana yolda yaklaşık yüz altmış kilometre hızla ve çok yakın mesafeden takip ederek sıkıştırdığı, bu durum karşısında öngördüğü neticeyi göze alıp kabullendiği, ısrarlı biçimde gerçekleştirdiği eyleminin ölümle sonuçlanabileceğini öngördüğü ve neticesini kabullendiği, başka bir deyişle muh- temel ölüm neticesine kayıtsız kaldığı ve sonucunda meydana gelen kaza da iki kişinin ölümüne neden olduğu, bu itibarla fiilinin olası kastla öldürme suçunu oluşturacağının kabulünde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır.” 71 YCGK, 27.12.2005, E: 2005/1-131, K: 2005/167: “Esasen failin iç dünyasını ilgilen- diren kastın niteliğinin belirlenebilmesi için dış dünyaya yansıyan davranışların- dan hareketle sonuç çıkarmak olanaklıdır. Başka bir deyişle, failin olay öncesi, sırası ve sonrasındaki davranışları kastının belirlenmesinde ölçü olarak alınmalı- dır.” 72 YCGK, 05.10.2010, E: 2010/1-132, K: 2010/183: “Somut olayda; kendisine küfür edildiğini düşünen sanık, bunun nedenini sormak için, motosikletin peşine düş-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1