Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

241 TBB Dergisi 2019 (145) Reşit KARAASLAN Görüldüğü üzere yürürlükteki hukuk, (A)’nın ceza sorumluluğu hakkında değerlendirme yapacak olan hukukçuyu, vicdanı ile suç te- orisinin öngördüğü temel kavramlar arasında sıkıştırmaktadır. Diğer taraftan da (A)’nın ceza sorumluluğunun belirlenmesi noktasında sırf suçun kast ve taksirle işlenmiş olması arasında ciddi bir farkın mevcut olması ve somut olayın kendine has özelliklerinden dolayı, olası kast – bilinçli taksir arasındaki ayrımın muğlaklaştırılmaması gerektiği yu- karıda ifade edilmişti. İşte böylesi durumlarda kanun koyucunun dev- reye girmesi uygun olacaktır. Almanya’da da çok yakın tarihte böylesi bir süreç yaşanmıştır. Faillerin kasten hareket ettiğini kabul eden ve bu nedenle failleri § 211 StGB uyarınca nitelikli kasten adam öldürme suçundan dolayı müebbet hapis cezası ile cezalandıran LG Berlin ’in ka- rarını 104 fazla sert ( zu hart ); buna karşın yürürlükteki hukukun sundu- ğu olanaklar çerçevesinde elinde başka imkânı olmayan ve bu nedenle beş yıla kadar hapis cezası öngören taksirle adam öldürmeyi düzen- leyen § 222 StGB uyarınca faillerin ceza sorumluluğunun doğduğunu kabul eden BGH ’nın kararını 105 ise fazla yumuşak ( zu mild ) bulan ka- nun koyucu, yasadışı araba yarışlarını özel olarak düzenleme ihtiyacı görmüştür. 13.10.2017 tarihinden bu yana Alman Ceza Kanunu’nun 315d paragrafı (§ 315d StGB) yasadışı araba yarışlarını düzenlemekte- dir. Bu hükmün çalışmanın konusunu ilgilendiren kısmına göre “ her kim yasadışı araba yarışı sırasında neden olduğu kaza sonucu bir başkasının ölümüne veya yaralanmasına neden olursa on yıla kadar, hafif hallerde ise altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. ” 106 sında kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişinin eylemini suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suç tehlike suçu olup, so- mut olayda ise katılanların yaralanmış olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu ve bu suçtan mahkumiyetine karar verildiği dikkate alındığında; trafik güvenliği- ni tehlikeye sokma suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, beraat hükmü tesisi kanuna aykırıdır.” Detaylı bilgiler için Veli Özer Özbek/Koray Doğan/Pınar Bacaksız/İlker Tepe, Türk Ceza Hukuku Özel Hü- kümler, 13. Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2018, s. 759 vd.; Durmuş Tezcan/ Mustafa Ruhan Erdem/R. Murat Önok, 16. Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2018, s. 875 vd. 104 LG Berlin, Urteil vom 27.02.2017 – (535 Ks) 251 Js 52/16 (8/16) (Neue Zeitschrift für Strafrecht (NStZ), 2017, s. 471 vd. = BeckRS 2017, 102417). 105 BGH, Urteil vom 01.03.2018 – 4 StR 399/17 (Juristische Rundschau (JR), 2018, s. 340 vd.= Neue Zeitschrift für Strafrecht (NStZ), 2018, s. 409 vd. = Neue Juristische Wochenschrift (NJW), 2018, s. 1621 vd. = BeckRS 2018, 2754). 106 Detaylar için Bernd Hecker, § 315d StGB, in: Schönke, Adolf/Schröder, Horst,

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1