Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı
365 TBB Dergisi 2019 (145) Memduh OCAK Genel kanaatimiz, çalışmamızda bahsettiğimiz eksiklerin yeni bir yasal düzenlemeyle çözülmesi gerektiği yönünde olmakla beraber, bazı eksikliklerin mevzuat değişikliğinden önce aşağıda belirttiğimiz şekilde, mahkemelerin takdiri, duruşmaya ilişkin usul kurallarının daha yumuşak yorumlanması ve uygulama birliği ile kısa vadede çö- zülebileceğini düşünmekteyiz. * Türk idari yargısında yazılılık ilkesinin geçerli olmasının bir sonu- cu olarak, duruşma yargılamanın doğal bir parçası olmadığından, bu duruma vakıf olması beklenemeyen taraflara, yargılamanın ba- şında bu hakka sahip oldukları ve bu hakkı ne şekilde kullanabile- ceklerinin kendilerine yazılı olarak bildirilmesi yerinde olacaktır. * Bugün için duruşmada tutanak tutulması önünde herhangi bir ya- sal engel bulunmamaktadır. Bu nedenlerle her dosyada tutanak tutulması, bu tutanak tutulurken de Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin İdari İşler İle Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesi Usul ve Esaslarına İlişkin Yönet- meliğin” 69. maddesinde belirtilen usule uygun şekilde hareket edilmesi ve tutanağın bir örneğinin de taraflara verilmesi şeklin- deki sistemli bir uygulamaya geçilmesi sağlanmalıdır. * Duruşmalarda tutanak tutulmadığından ve bunun sonucunda ta- rafların beyanları kayıt altına alınmadığından, mahkemenin taraf- ların haklılığına ilişkin edindikleri izlenim karar aşamasının uzun sürmesi durumunda –mevcut iş yoğunluğu da düşünüldüğünde- unutulup gidecektir. Bu nedenle duruşmalı yargılama yapılan da- valarda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Adil Yargılanma Hakkı” kenar başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Karar aleni olarak verilir” hükmüne uygun olarak duruşma sonunda, verilen kararın açıklanması şeklindeki uygulamanın yerleşmesi yerinde olacaktır. * Yukarıda izah ettiğimiz üzere, idari yargılamamızda tanık deliline ilişkin özel bir düzenleme olmamakla birlikte, bu delile başvuru- lamayacağı şeklinde yorumlanabilecek bir düzenleme de bulun- mamaktadır. Bu nedenle özellikle idari yargı mercilerince bu de- lile başvurulabileceğinin kabul edilmesi ve böylece yargılamanın aydınlanmasına büyük fayda sağlayacağını düşündüğümüz bu delilin idari yargıda kullanılmaya başlanması gerekmektedir.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1