Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

380 Akademik Çalışma Alanı Olarak Kamu İhale Hukuku: Kavram ve Kapsam Üzerine İnceleme dan görülmesi, faydasının toplumun tamamına (ya da büyük kısmına) yayılması, eşitlikçi, sürekli ve düzenli faaliyetler olması refah devleti- nin kullandığı sosyal ve siyasal kavramlara koşuttur. Bu yüzden kamu hizmeti kavramının 1980’li yıllardan itibaren bir değişime girdiğini ifade etmek ve bunu değerlendirmek, ilk elde Keynesyen refah devle- tinden kopuşu açıklamayı zorunlu kılmaktadır. Keynesyen devlet, esas olarak 1929 krizi sonrası ortaya çıkmıştır. Bu krizde piyasanın kendi kendine işleyebileceğine yönelik inanç sar- sılmış, özel sermaye birikimi yerine kamusal sermaye birikiminin ge- rekli olduğu ifade edilmiş, bunun için de devletin ekonomiye etkin biçimde müdahale etmesi gerektiği savunulmuştur. Tarihsel süreç bir yana, Bob Jessop tarafından bu devlet yapılanmasının dört önem- li ayırt edici özelliği olduğu değerlendirilmiştir. 17 Buna göre Keynes- yen devlette, iktisat politikaları, tam istihdam, talep yönetimi ve yığın üretim ve tüketime yönelik alt yapı oluşturulması; sosyal politikalar, toplu pazarlık, toplu tüketimin yaygınlaşması için devlet yardımları ve sosyal refah harcamalarının artması gibi kavramları içermektedir. Bu anlamda sistemin birincil ölçeği, üretimin ulusal temelde ve mer- kezden planlanarak yapılmasıdır. Karma iktisadi sistemde, piyasa ba- şarısızlıklarını devletin aşması beklenmektedir. Jessop’un özellikle bu son tespitinden hareketle Keynesyen devlette, kamu hizmetinin piyasa risklerini taşımayan bir üretim alanı olduğu yorumu yapılabilir. Bu da kavramı devlet toplum ilişkilerinde önemli bir konuma getirmektedir. 1929 krizi ile ortaya çıkan bu yapılanma, 1971 petrol krizi ile bir- likte değişim eğilimine geçmiştir. Devletin talep yönlü politikaları enflasyon sorununu ortaya çıkarmış, bu durum arz şoklarından kay- naklanan durgunlukla birleşince refah devleti uygulamaları sorgulan- maya başlanmıştır. Anılan sorgulama yeni sağ politikalar aracılığıy- la yapılmış ve 1980’den sonra hız kazanmıştır. Bu dönemde etkin bir devletten, savunma gibi birkaç özgül alana sıkışmış iktisadi ve sosyal herhangi nitelikli eyleme girmeyen bunun sonucu olarak da özelleş- tirmeler, yetki ve görev devirleri, devletten ziyade hükümetin güçlen- mesi gibi kavramlar öne çıkmıştır. Sonuçta, Keynesyen refah devleti uygulamaları terk edilmeye başlanmış ve devlet örgütlenmesi yüzyıl 17 Bob Jessop, The Future of The Capitalist State, Polity Press, Cambridge, 2002, s. 58-71

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1