Türkiye Barolar Birliği Dergisi 145.Sayı

58 2017 Tarihli Anayasa Değişikliği Sonrasında Yasama - Yürütme İlişkileri lığı Sistemi”ni savunanlar; 2014 yılından itibaren Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmeye başlandığını, popüler meşruiyete kavuşan Cumhurbaşkanı’nın artık klâsik parlamenter sistemdeki gibi sembo- lik yetkilere sahip bir Cumhurbaşkanı olamayacağını, meşruiyeti ile doğru orantılı olarak, artırılmış yetkilerle donatılması gerektiğini de ifade etmekteydiler. Nihayet, mevcut siyasî koşulların sonucu olarak, Türkiye’de Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın halen uyum içinde çalıştı- ğı; ancak ileride şartlar değiştiğinde, bu “iki başlılığın” yeni çatışmala- ra yol açabileceği de dile getirilmekteydi. III. Hükümet Sistemi Tartışmalarının Kavramsal Çerçevesi Bilindiği gibi, klâsik anayasa hukukunda hükümet sistemleri, her durumda bağımsız olması gereken yargı organı bir tarafa bırakılarak, geriye kalan iki devlet organı olan “yasama” ve “yürütme” organla- rının kuruluşu ve birbirleriyle olan ilişkileri dikkate alınarak incelen- mektedir. 5 Buna göre, hükümet sistemleri arasında öncelikle kuvvetler birli- ğine dayanan sistemler ve kuvvetler ayrılığına dayanan sistemler ayrımı yapılmakta ve kuvvetler birliğine dayanan sistemler arasında; kuv- vetlerin yürütmede toplandığı “mutlak monarşi” ve “diktatörlükler” ile kuvvetlerin yasamada toplandığı “meclis hükümeti” sistemi sayıl- maktadır. 6 Kuvvetler ayrılığına dayanan sistemler olarak ise karşımıza; “par- lamenter sistem”, “başkanlık sistemi” ve “yarı başkanlık sistemi” çık- maktadır. Bu sınıflandırmaya göre parlamenter sistem; genellikle “yu- muşak kuvvetler ayrılığı” sistemi olarak adlandırılmakta 7 ve yürütme 5 Bu başlık altında yer alan açıklamalar, esasen şu çalışmadan alınmıştır: Ali Ersoy Kontacı, “Parlamenter Sistemden Kopuş ve Sonrası: Karşılaştırmalı Gözlemler ve Bazı Değerlendirmeler”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi , S. 133 (Kasım 2017), s. 11- 60. 6 Erdoğan Teziç, Anayasa Hukuku, Beta Basım A.Ş., İstanbul 2009, s. 414-417. 7 Örn. Bkz., Fazıl Sağlam, Anayasa Hukuku Ders Notları, Yakın Doğu Üniversi- tesi Yayınları, Lefkoşa 2013, s. 143, 153-154. Buna karşın, parlamenter sistemin günümüzde kuvvetlerin yasama veya yürütme tekelinde birleşmesine yol açtığı hakkında bkz. Mustafa Erdoğan, Anayasal Demokrasi, Siyasî Kitabevi, Ankara 2001, s. 181-184. Benzer şekilde, daha 20. yüzyılın ilk yarısından başlayarak parla- mentoların asıl işlevlerini yitirdikleri eleştirileri hakkında bkz. Carl Schmidt, Die geistesgeschichtliche Lage des heutigen Parlamentarismus, Duncker & Humblot, Berlin 2010; Klaus Von Beyme, Die parlamentarische Demokratie: Entstehung und Funktionsweise 1789-1999, Springer VS, Wiesbaden 2014.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1