Türkiye Barolar Birliği Dergisi 146.Sayı
100 Barolar ve Avukatların Meslek Özgürlükleri AİHM, barolar ve avukatların ifade özgürlüğüne yönelik cezaların sembolik olsa dahi, ifadenin cezalandırılması amacına yönelik ve cay- dırıcı etkiye sebep olması halinde Sözleşme’ye aykırı olacağına karar vermiştir. Başvuruya konu olayda, Moldova Anayasa Mahkemesi’nin, Moldova Baro Konseyi’ni kuran kanunu iptal etmesi üzerine, başvuru- cu olanMoldova Barolar Birliği Başkanı Avukat G. Amihalachioaie’nin, telefonda bir gazeteciye Anayasa Mahkemesi kararı ile ilgili olarak, “kararın hukuk mesleğinde anarşiye yol açacağını ve kararı veren ha- kimlerin AİHM’nin otoritesine saygı duymadığını” söylemesi, Anaya- sa Mahkemesi’nin “anayasal” olup olmadığını iğneleyici bir şekilde sorgulaması ve bu demecin daha sonra gazetede yayınlanması üzeri- ne, başvurucunun Anayasa Mahkemesi’ne saygısızlıktan dolayı idari para cezasına çarptırılmasını Sözleşme’ye aykırı bulmuştur. Birtakım sınırlar öngörülebilir olsa da avukatların, ifade özgürlüğü ve adalet yönetimini aleni bir şekilde eleştirmeye hakları olduğunu vurgulayan Mahkeme, bu kararda “saygısızlık” ile “hakaret / aşağılama” arasında bir ayrıma gitmiş, başvurucunun ifadeleri saygısızlık olarak değerlen- dirilse de hakaret / aşağılama olarak değerlendirilemeyeceğini tespit etmiştir. Hâkim S. Pavlovschi’nin, verilen idari para cezasının miktarı- nın düşük olması ve baro başkanının ekonomik gücünün bunu karşıla- yabilecek olması sebebiyle cezanın orantılı olduğu ve bu sebeple avu- kata yönelik bu cezanın caydırıcı bir etkisinin olamayacağı şeklindeki karşı oyuna karşın 6 oyla, 10. maddenin ihlaline karar verilmiştir. 64 Buna karşılık avukatın yargılama hakkında basına verdiği ifade- lerin dava konusu olduğu Schöpfer v. İsviçre kararında, Mahkeme bir hak ihlali görmemiştir. Zira avukatın basına konuşmasının tek çare olacağını belirtmesine rağmen, gerçek durumda yasal başvuru imkânı bulunmaktadır. Başvurucu da basına verdiği demeçten sonra bu imkândan yararlanmış, belirli ölçüde sonuç da almıştı. Dolayısıyla keme önlerindeki savunmalarında ve mahkemeye sundukları dilekçelerde ken- dilerini sınırlayacaklarını, bunun da avukatların müvekkillerini etkili bir şekilde savunma imkanlarını kısıtlayacağına dikkati çekmiştir. (Kyprianou v. Kıbrıs, B. No: 73797/01, 15.11.2005). 64 Amihalachioaie v. Moldova, B. No: 60115/00, 20.07.2004, prg. 27-36. Avukatla- rın, barolara karşı ifade özgürlüğü için bkz. Hacıbeyli ve Aliyev v. Azerbaycan, B. No: 6477/08 ve 10414/08, 19.06.2018, https://hudoc.echr.coe.int/eng #{%22it emid%22:[%22001-182173%22]}. AİHM bu kararında avukatların ifade özgürlü- ğü konusunun, avukatlık mesleğinin bağımsızlığıyla ve adaletin düzgün biçimde işleyişiyle ilgili olduğunu da hatırlatmıştır.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1