Türkiye Barolar Birliği Dergisi 146.Sayı

105 TBB Dergisi 2020 (146) Osman Korkut KANADOĞLU gin olduğu bir anda Cumhuriyet savcısı ile girilen polemik sonucunda ve kamuoyu önünde değil de sadece duruşma salonunda söylenmiş olduğunu gözeterek Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alı- nan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir. 76 Buna karşılık, bir avukatın dava dosyalarına sunduğu dilekçeler- de “‘…yeni bir ara kararı Mahkemece resen bulunarak dava uzatılmaya veya red edilmek için öküz altında buzağı aranmaya çalışılmaktadır.’, ‘...bir takım bozma kararında resmi veriler hiçe sayılarak kafadan... karar verilmiştir’, ‘... ancak mahkeme hakimi bu dilekçelerden tınmamış, adeta davalı tarafmış gibi davranmaya devam etmiştir’, ‘...Mahkeme hakimi... taşınmaz için muradına ermiştir...’, ‘...yargılamanın seyrinin zıvanadan çıkartarak...’ ”   gibi hâkime yönelik ifadelerinden dolayı mahkûm edilmesinde Anayasa Mahke- mesi bir hak ihlali bulmamıştır. 77 Söz konusu ifadelerin olgusal bir te- meli olmasına rağmen Anayasa Mahkemesi, avukatlığın saygınlığını koruyabilecek idari yaptırım gibi daha yumuşak müdahale olanağının varlığını göz ardı etmiştir. Yargıtay ise davada alacaklı vekili olan sanık avukatın, duruşmayı yöneten mahkeme hâkiminin duruşmaya geç ve dosyaya hazırlanma- dan çıktığını gösterir nitelikte davranışlar sergilemesi nedeniyle yargı- lamanın 15 ay gibi bir zaman uzamasına neden olduğunu düşündüğü ve olay günü duruşma tutanağına ara kararını eksik yazdığı kanısıyla şikâyetçi hâkime karşı sarfettiği “Bak biz iddia etmiyoruz, burası emni- yetçe tespit edilen adrestir, dosyayı incelemeden çıkarsanız böyle olur, on beş aydır yargılama ağır ceza mahkemesi gibi devam etmektedir. Vergi dairesinden dosyaya gelen yazıyı yazmamanız da dosyayı ince- lemediğinizi göstermektedir. Burada babanızın uşağı yok” şeklindeki 76 Bayram Akın Başvurusu (B. No. 2015/19278, 7.3.2019). Buna karşılık bu karardan kısa bir süre önce D, E başvurusunda verdiği kararda Anayasa Mahkemesi fark- lı bir yol izlemiştir. Duruşma esnasında avukat D, E’nin “Derdimizi bir çocuğa anlatsak çocuklar bile anlar ancak siz anlamaktan acizsiniz. Kasti olarak gazete haberlerine göre hareket ederek müvekkilimi süründürüyorsunuz.” ifadesi ile mahkeme heyetine hakaret ettiği gerekçesiyle disiplin cezasına çarpıtılması ve idari yargıda işlemin iptali için açılan davanın reddedilmesi üzerine başvurulan Anayasa Mahkemesi, ihlal edildiği ileri sürülen hakkın nitelemesini kendisi yapa- rak ifade özgürlüğüyle ilişkilendirmekten kaçınmış ve başvurucunun maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkına yönelik ihlal iddialarını temellendirmediğini gerekçe göstererek kabul edilemezlik kararı vermiştir (No: 2014/11453, 9.1.2019, prg. 54). 77 Ahmet Haluk Altan Başvurusu, B. No: 2015/14340, 12.11.2019.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1