Türkiye Barolar Birliği Dergisi 146.Sayı
285 TBB Dergisi 2020 (146) Nazlı Hilal DEMİR kültürel davranış kalıplarında değişim sağlamak için gerekli tedbir- leri almakla yükümlüdür. Bu kapsamda Strasbourg Mahkemesi’nin, İstanbul Sözleşmesi’nin kapsamına giren başvurulara ilişkin olarak vermiş olduğu çoğu kararda, yine bu Sözleşme’ye gönderme yaptığı görülmektedir. 34 Buradan hareketle, söz konusu Sözleşmelerin kapsa- mı düşünüldüğünde; Sözleşme metinlerinde özellikle stereotip kavra- mına yer verilerek, cinsiyet stereotiplerinin yok edilmesinin cinsiyet eşitliğine ulaşılmasında, şiddet ve ayrımcılığın önlenmesindeki önemi ortaya koyulmuş ve taraf devletlerin bu stereotiplerin yok edilmesine ilişkin yükümlülüğü bulunduğunun altı çizilmiştir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne ilişkin olarak ise Strasbourg Mahkemesi’nin, önüne gelen cinsiyet temelli ayrımcılığının ihlaline ilişkin başvuruları Ayrımcılık Yasağı başlıklı 14. madde bağlamında değerlendirmekte olduğu görülmektedir. Sözleşme’nin 14. maddesi- nin genel niteliği hakkında bilgi vermek gerekirse; bu madde uyarınca Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerden yararlanma, cinsiyet , ırk, renk, dil, din, siyasal veya diğer kanaatler, ulusal veya toplumsal kö- ken, ulusal bir azınlığa aidiyet, servet, doğum başta olmak üzere her- hangi başka bir duruma dayalı hiçbir ayrımcılık gözetilmeksizin sağ- lanması güvence altına alınmıştır. Bu doğrultuda, Sözleşme’nin 14. maddesinde düzenlenen ayrım- cılık yasağının bağımsız bir nitelik taşımadığının ve başvurunun ko- nusunu oluşturan, ayrımcılık yasağını ihlal ettiği ileri sürülen muame- lenin mutlaka Sözleşme ya da Ek Protokoller bünyesinde korunan bir hakka ilişkin olması gerektiğinin altı çizilmelidir. 35 Bununla beraber, Mahkeme 14. madde kapsamında bir hak ihlali olduğuna ilişkin bir başvuruyu her zaman Sözleşme ya da Ek Protokollerle garanti altına alınmış maddi bir hak ile bağlantılı olarak değerlendirmekte ve bu 34 Bu kararların tümüne ulaşmak için bkz. https://www.coe.int/en/web/istanbul- convention/echr-case-law (Erişim Tarihi:10.11.2018). 35 Sözleşme’nin 14. maddesi Sözleşme kapsamındaki hak ve özgürlüklerin kullanı- mına ilişkin olarak eşitliği garanti etmekle beraber, 2005 yılında yürürlüğe girmiş olan 12 No’lu Ek Protokol, Sözleşme kapsamına girmeyen, ulusal düzeyde tanı- nan herhangi bir hakkı dahi bu yasağın kapsamına alarak ayrımcılık yasağının kapsamını genişletmiştir. Bu konuda bkz. Osman Doğru/Atilla Nalbant, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi Açıklama ve Önemli Kararlar, C.2, Legal Yayıncılık, İstanbul 2013, s.603.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1