Türkiye Barolar Birliği Dergisi 146.Sayı

41 TBB Dergisi 2020 (146) Tolga YILDIRIM netiminde 127 gerekse kanunun bilimsel değerlendirilmesinde 128 çok da etkili olmayacak, kanunu yapan kanun koyucunun savlarından ziyade metnin işlevine bakılacaktır. Argumentum a contrario yaklaşımla ifade etmek gerekirse; yasal metinlerin adına bakılarak adında “af” kelimesi bulunmayan her kanun teklifinin nitelikli çoğunluk aranmadan kabul edilmesi gibi bir yaklaşım, nihayetinde anayasa metninin etrafından dolaşılması gibi bir durumun meşru sayılması anlamına gelecektir. 2. Gerekçenin Değerlendirilmesi Teklifin gerekçesine bakıldığında, şu hususlar ön plana çıkmak- tadır: 2017 yılındaki Anayasa değişikliği, yıllar içinde ekonomik ve sosyal yapının kötüleşmesi, FETÖ/PDY mensubu hâkim ve savcıların adalet mekanizmasında örgüt stratejisi doğrultusunda açtığı yaralar, cezaevi koşullarındaki kötüleşen koşullar. 2017 yılındaki Anayasa değişikliği sonucunda ülkede siyasal an- lamda köklü bir değişiklik meydana geldiğinden bahsedilmiş, bu de- ğişikliğin genel bir barışmayı da gerekli kıldığı dile getirilmiş, ancak parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçiş halinde nasıl bir ba- rışma ihtiyacının ortaya çıktığı tam olarak anlaşılamamıştır. Bir ihti- mal, bu teklif kapsamındakilerin yeni sisteme ısındırılmasının amaç- landığı düşünülebilir. 127 Nitekim Anayasa Mahkemesi 4758 sayılı “3 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Ka- nunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun” hakkında, “Anayasa’da, yasalaşma süreci özel usullere bağlanmış olan yasama işlemlerinin başka isimler altında ve farklı yöntemler uygulanarak oluşturulması durumunda, Anayasa koyucunun iradesinin tam anlamıyla etkili ve egemen kılınabilmesi için bu işlemlerin ana- yasal denetimlerinin gerçek nitelik ve içerikleri gözetilerek yapılması gerekir.” diyerek bu hususu açıkça dile getirmiştir. Mahkeme bu argümandan hareketle, söz konusu yasanın, yasa kapsamında bulunan hükümlülerin cezalarından 10 yıllık bir indirim öngörmesini ve 10 yıllık indirim yapıldıktan sonra ceza süre- si dolmuş olanlara infisahi koşul getirmesini “toplu ve şartlı özel af” olarak yo- rumlamış, yasanın adıyla bağlı kalmamıştır. Dava konusu kanun hükümleriyse, kanunun af niteliğinde olmasına rağmen nitelikli çoğunlukla kabul edilmemesi gerekçesiyle Mahkeme tarafından oybirliğiyle iptal edilmiştir. AYM Kararı, E 2002/99, K 2002/51, KT: 28.5.2002. EA: http://kararlaryeni.anayasa.gov.tr/Ka- rar/Content/395ede4e-e84c-4327-91c6-d9360348a956?excludeGerekce=False&wo rdsOnly=False, E.T.: 03.11.2018. 128 Bu konuda benzer minvalde bilimsel bir değerlendirme için bkz. Yalçın Sancar, 2001, s. 40. Af kanununun genel af mahiyetinde olması için bu terimin kullanılma- sına ihtiyaç olmadığı fikri için bkz. Keyman, 1965, s. 64.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1