Türkiye Barolar Birliği Dergisi 146.Sayı

79 TBB Dergisi 2020 (146) Osman Korkut KANADOĞLU örgütü, devlet desteğine dayalı zorunlu üyelik modelini, ikincisi ise serbest piyasaya dayanan gönüllülük bazlı bir üyeliği benimsemiştir. 1870’de New York Şehir Barosu Derneği kurulmuş 1 ; gönüllülük esa- sına dayanan bu yapıdan sonra 1920’de “birleşmiş baro” denilen zo- runlu üyeliğe dayanan yeni bir model önerilmiş ve 1960’larda baskın eyalet baro modeli haline gelmiştir. Almanya’da avukatlık devlet destekli bir proje olarak görülmüş olup, bugün de mesleğin kamusal özelliği yerli yerinde durmaktadır. 1878’de çıkarılan Avukatlık Kanunu ile Alman avukatlar ilk kez ve uzun bir süre tek, kendine özgü, ulusal ölçekte kanunla belirlenmiş bir meslek grubu olmuşlardır. 1959 yılında Federal Avukatlık Kanunu yenilenmiştir. 2 Türkiye’de ise ilk baroyu 1870’de konsolosluk mahkemelerinde görev yapan yabancı avukatlar kurmuştur. 3 Tanzimat ile Batı usulü hukuk sistemi ve mahkemelerin kabul edilmesiyle, bu mahkemelerde savunma işini “dava vekili” denen ve hukukçu olmayan kişiler yeri- ne getiriyordu. 4 Dava vekilleriyle ilgili ilk nizamname ise 1876 tarihli Mehakim-i Nizamiye Dava Vekilleri Hakkında Nizamname’dir. 5 Bu Nizamname ile Dava Vekilleri Cemiyeti’nin kurulması öngörülmesine rağmen Osmanlı ve yabancı dava vekilleri, ilk Osmanlı Barosu olan Dersaadet Dava Vekilleri Cemiyetini 1880 tarihinde kurabilmişlerdir. 6 Cumhuriyet döneminde 1926’da avukatlığı meslek haline getiren ilk Kanun’u, 1938’de yapılan yeni Avukatlık Kanunu izlemiş, 1961 Ana- yasası sonrasında 1969’da “liberal bir başlıkla” yapılan revizyonla bir- likte şimdi de yürürlükte olan 1136 sayılı Kanun yapılmıştır. 7 1 VA Coşar, “Avukatlık Mesleğinin Ve Baroların Tarihsel Gelişimi”, Ankara Barosu Dergisi , Yıl 76, Sy. 2018/4, s. 232. 2 Bu konuda ayrıntılı bilgi ve değerlendirmeler için bkz. Elveriş İ. , Barolar ve Siya- set, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul 2014, s. 8-48. 3 A. Bozkurt , “Avukatlık Mesleğinin Tarihçesine Bir Bakış”, Ankara Barosu Dergisi , Yıl 76, Sy. 2018/4, s. 220. 4 Tanzimat sonrasında şer’iyye mahkemeleri yanında nizamiye mahkemelerinin kurulmasından sonra çıkarılan nizamnamelerde dava vekilliğiyle ilgili çeşitli hü- kümler bulunmaktadır, bkz. Yılmaz E., “Bir Meslek Olarak Dünden Yarına Doğru Avukatlık”, AÜHFD , Sy. 1-4, 1995, s. 197. 5 MH Elçi, “Geçmişten Geleceğe Avukatlık”, İzmir Barosu Dergisi, Temmuz 2010, Sy. 3, Yıl 75, (http://www.elcihukukburosu.com/makale/Gecmısten-Gelecege- Avukatlık). 6 F Demirel, Adliye Nezareti Kuruluşu ve Faaliyetleri (1876-1914), Boğaziçi Üniver- sitesi Yayınları, İkinci Baskı, İstanbul 2010, s. 287. 7 M Toprak, Geçmişten Günümüze Avukatlık Kanunları, TBB Yayınları, Ankara 2014.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1