Türkiye Barolar Birliği Dergisi 147.Sayı

131 TBB Dergisi 2020 (147) Süha TANRIVER laşma, koşullarına uyulmak kaydıyla yenileme sözleşmesi ya da ibra sözleşmesi biçiminde de somutlaşabilir. Burada amaç, arabuluculuk sürecinde, işçinin korunmasıysa, hem müzakerelerin cereyanı hem de anlaşmanın gerçekleştirilmesi ve kaleme alınması evrelerinde, işçinin yanında bir avukatın bulunması zorunluluğunun aranması ve bu bağ- lamda finansman güçlüğüyle karşı karşıya kalınmasının önlenebilmesi için, bir an önce arabuluculuk giderlerini de kapsayan hukukî himaye sigortası sistemine işlerlik kazandırılmasıdır. Öte yandan, kamu düzeni kavramı, zamana ve mekâna göre de- ğişkenlik gösteren bir kavramdır. Eskiden kamu düzeninden sayılan pek çok husus, bugün kamu düzeninden sayılmamaktadır. Bunun en tipik örneğini, kamu düzeninin etkin bir işlev gördüğü alan konumun- da bulunan ceza yargısında bile görmek mümkündür. Ceza yargısı bağlamında, bizatihi uzlaştırmayla ilgili hükümlerin varlığı (CMK m. 253), kamu düzeni kavramının yumuşatıldığının en somut örneklerin- den birisini teşkil etmektedir. Yine, kamu hizmeti imtiyaz sözleşmeleri bağlamında, tahkimin kapısının aralanmış olması da (İYUK m. 2, I/c) kamu düzeni kavramına yüklenen anlam ve içeriğin, zamanın ihtiyaç- larına göre değiştiğinin somut delillerinden birisi olarak gösterilebilir. Kaldı ki, emredici hukuk normu kavramıyla kamu düzeni kavramı, özdeş kavramlar değildir. Dolayısıyla, emredici hukuk kurallarının işlerlik kazandığı her alanın kamu düzeni bütünü içinde yer aldığı yö- nünde bir genellemeye de ulaşılamaz. Dava şartı arabuluculukta da, özel düzenlemelerle farklılık yaratı- lan hususlar dışında, arabuluculuk müzakerelerine, tarafların her iki- sinin de avukatlarının katılmış olması ve bu müzakereler sonucunda sağlanan uzlaşıyı içeren anlaşma belgesinde, arabulucuyla tarafların yanı sıra, her iki tarafın avukatının da imzasının bulunup bulunmama- sı hususu, sözü edilen anlaşmanın icra edilebilirlik açısından ilâm nite- liğinde belge kimliği kazanıp kazanmayacağının tayininde belirleyici bir işlev görmektedir. Taraflar ve avukatlarıyla arabulucunun birlikte imzalamış oldukları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi verdiril- mesine ihtiyaç kalmadan ilâm niteliğinde belge hükmündedir (7036 s. K. m.24, II ile eklenen HUAK m.18, IV). Buna karşılık, sadece taraflarla arabulucunun birlikte imzalamış oldukları anlaşma belgesi, doğrudan doğruya ilâm niteliğinde belge kimliği kazanamaz; aynı durum, an- laşma belgesinde, sadece taraflardan birisinin avukatının imzasının

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1