Türkiye Barolar Birliği Dergisi 147.Sayı

150 Roma ve Türk Hukuku’nda Aile Fideikomisi (Fideicommissum Familiae Relictum) Kavramı bir malın mülkiyetini veya malvarlığını tamamen ve kalıcı olarak top- lumun ya da insanlığın yararına bırakması, diğer ifade ile, vakfetmesi hukuken olanaksızdı. Romalı bir kişinin gelirini, şehrin sosyal bir ihti- yacına vakfedebilmesi için, malını o şehre vasiyet etmesi veya bağışla- ması gerekirdi. 27 Institutiones Romano-Hispanae (3.27.7 ): 28 “ …In his legatis et fideicommissis, quae sacrosanctis ecclesiis ceterisque venerabilibus locis, quae religionis vel pietatis intuitu honorificantur, derelic- ta sunt… ” “…Din ve takva ruhu ile şereflenen mukaddes kiliselere ve diğer mübarek yerlere bırakılan mallar ( legatum 29 ve fideicommissum ’ 30 lar)...” 31 sitesi Hukuk Fakültesi Dergisi , C.10, S.127-128, (Mart-Nisan) 2015, s. 90. Romalılar kişi kelimesinin karşılığı olarak hukuk hayatında rolü olan kimse anlamına gelen “persona” terimini kullanırlardı. Ancak bugün kişiliğin ayrılmaz bir sonucu olan hak ehliyetine sahip olmak için persona olmak yetmezdi, bunun yanında belli status’lara sahip olmak gerekiyordu. Bir kimsenin hukuk düzeni içindeki yerini belirleyen status’lar: hürriyet durumu (status libertatis), vatandaşlık durumu (sta- tus civitatis) ve aile durumu (status familiae)’dir. Tahiroğlu/Erdoğmuş, s.136-137. 27 Köprülü, s. 480. 28 Johannis Sala, Institutiones Romano-Hispanae ad Usum Tironum Hispanorum Ordinatae, Tomus II, Matriti ex Typographia Regia, 1830, s. 287. Institutiones Romano-Hispanae, hukukçu Johannis Sala (1731-1806) tarafından, Vinnus’un, Institutes’i, Kastilya Hukuku’na dair notlarla yorumladığı “Vinnus Castigatus” adlı eserini kısaltılıp sadeleştirerek, “Institutiones Romano-Hispanae ad Usum Tironum Hispanorum Ordinatae” başlığı altında yayınladığı eseridir. Serge Da- uchy/Georges Martyn/Anthony Musson/Heikki Pihlajamäki/Alain Wijffels, The Formation and Transmission of Western Legal Culture: 150 Books that Made the Law in the Age of Printing, Springer International Publishing, Switzerland 2016, s. 365. 29 Legatum: Kelime kökeni itibari ile bir yükümlülük yüklemek anlamına gelen le- gare fiilinden türetilmiş olan legatum’lar, Ius civile’ye göre geçerli olarak yapılabi- len ve XII Levha Kanunu’nda yer alan mal vasiyetleriydi. Legatum, niteliği gereği vasiyet içinde yer alan bir işlemdir ve bu sebeple legatum’un geçerliliği, vasiyetin geçerli olmasına bağlıdır. Bu nedenle vasiyet geçeli şekil şartlarına uygun olarak yapılmadığında veya geçerli bir mirasçı atama işlemini içermediği için geçersiz olursa, legatum da geçersiz olurdu. Ayrıca vasiyeti yapan kişinin vasiyet yapma ehliyetine ve legatum’dan yararlanacak kişinin de mirasçılık ehliyetine sahip ol- ması zorunluydu. Erkan Küçükgüngör, Roma Hukukunda Vasiyet (Testamen- tum), (Vasiyet), Yetkin Yayınevi, Ankara 2007, s. 214-215. 30 Fideicommissum: Konusu belirli bir mal bırakmayı içeren ve legatum kadar geniş bir uygulama alanına sahip olan fideicommissum’lar, İlk İmparatorluk Dönemi’nde ortaya çıkmış ve uygulamada kısa zamanda benimsenmiştir. Şeref ve dürüstlüğe (fides) terk edilmiş anlamına gelen fideicommissum işleminde mi- ras bırakan, kanuni mirasçıdan veya mirasçı atanan ya da kendisine belirli bir mal bırakılan kişiden, ölümünden sonra bir arzusunu yerine getirmesini, örneğin, üçüncü bir kişiye mal vermesini isterdi. Küçükgüngör, Vasiyet, s. 230. 31 Di Marzo, s.55, dn. 85.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1