Türkiye Barolar Birliği Dergisi 147.Sayı

289 TBB Dergisi 2020 (147) Onur SARI daha dar kapsamlıdır. Bu durumda her ayıplı ürün hatalı ürün ola- rak kabul edilmemelidir. Ancak hatalı ürünler bir tür ayıp olduğu için aynı zamanda ayıplı ürün olarak kabul görebilir. Ayıplı ürün ifadesi hatalı ürünleri de kapsamaktadır. Bu ayrım ise kendisini uygulamada gösterecektir. Tüketici, üründeki kusur nedeniyle uğradığı zararı üre- ticinin sorumluluğu bağlamında talep edebilecek olup ürünün kendi- sinin tehlikeli olması veya üründen beklediği performansı alamaması halindeyse üreticinin sorumluluğuna başvuramayacaktır. 185 Üründen beklediği performansı alamayan tüketici ayıba karşı tekeffül hükümle- rineyse başvurabilecektir. Seçimlik haklarını kullanabilecektir. 85/374 sayılı Üreticinin Sorumluluğuna İlişkin Direktif’de taşınır mallar, bir taşınır veya taşınmazla birleşik taşınır mallar ve elektrik ürün olarak kabul edilmiştir. Yapay zekânın ise bir taşınır mal olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği diğer bir deyişle Direktif kap- samında düzenlenip düzenlenmediği tartışmalıdır. 186 Nitekim yapay zekâ; fikri bir çaba, düşünce ve tasarım neticesinde meydana gelmek- tedir. Nitelik itibariyleyse bilgisayar programı olarak kabul edilebilir. Bu nedenle bir gayri maddi maldır. Gayri maddi mallar; cismani var- lığı olmayan, herhangi bir değişiklik olmaksızın her zaman algılanabi- len fikri yani insan zekâsının ürünü olan değerlerdir. 187 Direktif’deki sorumluluğun sadece taşınır mallarla sınırlandığının ve gayri maddi malların kapsam dışında bırakıldığının kabul edilmesi halinde, yapay zekânın sebep olduğu zararlardan dolayı, 85/374 sayılı Direktif’e baş- vurulamayacaktır. Doktrinde de bu konu tartışmalıdır. Bir görüşe göre kitap, CD, kaset gibi eşyaların içeriğini oluşturan düşünceler taşınır mal niteliğinde olmayıp üreticinin sorumluluğu bağlamında ürün ola- rak değerlendirilemeyecektir. 188 Hâkim olan diğer görüş ise kitap, ha- rita, disket, kaset, plak, CD, bilgisayar vb. gibi maddi bir cisimle aktarı- labilen fikri ürünlerinde ürün kavramına girdiğini kabul etmektedir. 189 185 Martin Ueffing, “Directive 85/374–European Victory or a Defective Product It- self?.”, MaRBLe 4, 2013, s.373 – 424, s.382 186 Ayrıntılı bilgi için bakınız; Eidenmueller, s.9 187 Çiğdem Kırca, Franchise Sözleşmesi, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitü- sü Yayınları, 1.Baskı, Ankara, 1997, s.80,81, (Franchise) 188 Ayrıntılı bilgi ve yazarların görüşleri için bakınız; Kırca, Ürün, s.193 189 Ayrıntılı bilgi ve yazarların görüşleri için bakınız; Kırca, Ürün, s.193 vd. Bunun- la birlikte maddi bir malda cisimlenmemiş gayri maddi malların Direktif bağla- mında ürün olup olmadığı konusunda da tartışmalar mevcuttur. Bir görüşe göre internet gibi platformlarda aktarılan bilgisayar programlarının da elektrik akımı gibi kabul edileceği ve ürün olarak nitelendirilebileceğini belirtmiştir. Diğer görüş

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1