Türkiye Barolar Birliği Dergisi 147.Sayı

30 Anayasacıların Karşılaştırma Sorunu: Karşılaştırmalı Anayasa Hukuku Nedir, Ne Değildir? temkendi anayasal kurumlarımızın daha önce fark edemediğimiz yön- lerine dikkatimiz çeker. İkincisi Dicey’ye göre karşılaştırmalı yöntem araştırmacıyı farklı anayasalar arasındaki benzerlikleri ve benzemez- likleri keşfetmeye yönlendirir, böylelikle de anayasaları yeni ilkelere göre yeniden sınıflandırabilmeyi mümkün kılar. Üçüncüsü karşılaş- tırmalı yöntem kendi anayasamız ya da başka anayasalar üzerindeki araştırmaya rehberlik edecek genel sonuçlar sunar. Bu genel sonuçlar, örneğin, anayasal düzenlemelerin gerçek önemini ortaya koyar. 67 Ni- hayet Dicey sadece kurumlar ya da kanunları karşılaştırmaktan ziya- de, siyasi düzenlemeleri belirleyen kavramları veya fikirleri karşılaş- tırmanın daha verimli olduğunu belirtmektedir. Nitekim derslerinde “anayasanın ruhu” ( spirit of constitution ) kavramını vurgulaması da bu düşüncesinin bir sonucu olarak görülebilir. Gerçekten de Dicey, karşılaştırmalı anayasa hukuku derslerinin bir kısmında kurumları/ kuralları açıklamak için onların ruhuna eğilmek gerektiğini vurgula- mıştır. Dicey, anayasanın ruhunun muğlak ve tanımlanması çok güç bir kavram olduğunu kendisi de itiraf etmekte, ancak buna rağmen, bu tercihi ukalalık gibi görünmesi pahasına, diğer terimlere göre daha uygun olduğunu düşündüğü için onu kullanmaktan imtina etmeye- ceğini belirtmektedir. Kurumların ruhunun onların yaptığı işin süb- jektif tarafı olduğunu belirten Dicey, ruh teriminin muğlaklığını asga- riye indirebilmek için, bunu en görünür olduğu bir örnek olan İngiliz anayasasının Kral III. George dönemi (18’inci yüzyıl sonu) ile Kraliçe Victoria dönemindeki (19’uncu yüzyıl sonu) farklarını açıklamak için kullanmıştır. 68 Bu iki dönemin anayasacılığını karşılaştırmanın neden gerekli olduğunu açıklarken Dicey şöyle yazmaktadır: “III. George döneminde, diyelim ki 1787’de, var olan anayasayı şu andaki, 1897’de, anayasa ile karşılaştıran biri benzerlikleri abartma ve bazı önemli fakat daha az belirgin farklılıkları görmezden gelme tehlikesi ile karşı karşıyadır. 1787’de anayasa şeklen bugünkü ile çok benzerdi. ... [1787’de] hem şeklen hem de gerçekte İngiltere’de parla- menter hükümet sisteminin kurulmuş olması ve anayasal gelişmenin kesintisizliği bir öğrenciyi III. George zamanındaki anayasacılığın gü- nümüzün anayasacılığı olduğunu düşünmeye teşvik etmektedir. Oysa 67 Dicey, Lectures on Comparative Constitutionalism, “Introduction”, s. 7, 11, 13. 68 Dicey, Lectures on Comparative Constitutionalism, “English Constitutionalism under George III”, s. 70.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1