Türkiye Barolar Birliği Dergisi 147.Sayı

başkan’dan Değerli Meslektaşlarım, Yargı Reformu çerçevesinde gerçekleştirilen en önemli düzenle- melerden biri, seri muhakeme usulünün getirilmiş olmasıdır. 01 Ocak 2020 tarihi itibarıyla uygulanmaya başlanan seri muha- keme usulü ile asliye cezalık işlerin önemli bir kısmını temsil eden suçlarda, avukatla temsil edilen şüphelinin, Cumhuriyet savcısıyla an- laşma yapmasına imkân sağlanmıştır. Dava sayılarının azalmasına katkı sağlayacağı kuşkusuz olan bu değişiklikle, avukatlara on binlerce yeni iş imkânı da doğmuştur. Burada bizi en çok ilgilendiren nokta, Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği ile hem soruşturma hem kovuşturma evrele- rinde müdafi zorunluluğunun getirilmiş olmasıdır. Uygulamaya göre savcı, şüpheliye seri muhakeme usulü uygulan- masını teklif edecek, şüphelinin bunu avukat huzurunda kabul etmesi halinde, usul uygulanacaktır. Bunun üzerine Cumhuriyet savcısı, su- çun alt ve üst sınırı arasında belirleyeceği temel cezadan yarı oranında indirim yapmak suretiyle önereceği yaptırımı belirleyecek, gerekirse hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını veya cezanın ertelenme- sini de teklifinin kapsamına alabilecektir. Teklifin şüpheli tarafından müdafii huzurunda kabulü halinde asliye ceza mahkemesi savcılığın talepnamesini, talepnamenin kanundaki şartları içerdiğini ve hukuki nitelendirmenin doğru yapıldığını tespit ederse, aynen kabul ederek mahkumiyet hükmüne dönüştürecektir. Bu değişiklikle birlikte daha büyük anlam kazanan konu ise CMK Ücret Tarifesine ilişkindir. Türkiye Barolar Birliği olarak yaptığımız girişimler sonucunda, CMK uyarınca baro tarafından yapılan görev- lendirmelerde uygulanan ücret tarifesinde yüzde 20 artış gerçekleşti- rilmiştir. Elbette doğru olan CMK tarifesinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine eşitlenmesi olacaktır.