Türkiye Barolar Birliği Dergisi 148.Sayı
226 Covid-19 Salgını Sebebiyle İcra Takiplerine İlişkin Düzenlemelerin Değerlendirilmesi VII-OLAĞANÜSTÜ HALLERİN ORTAYA ÇIKMASI NEDENİYLE YARGISAL SÜREÇLERİN DURDURULMASINA İLİŞKİN DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER Cumhurbaşkanı Kararı ve 26.03.2020 tarihli Resmî Gazete’de ya- yınlanan 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un geçici maddesi dışında ülkemizde daha önceden yaşanan kuraklık, sel, deprem gibi olağanüstü durumların ortaya çıkması ha- linde uygulamaya konularak çiftçiyi, üreticiyi, yoksulları koruyan ka- nunlar mevcuttur. Bunların başlıcaları şunlardır: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun : Cumhurbaşkanı Kararı ve 7226 sayılı Kanun’un geçici maddelerinde 6183 sayılı Amme Alacaklarına ilişkin açık bir düzenleme yer alma- makla birlikte 7226 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen sürelerinde 22.03.2020 tarihinden itibaren duracağı belirtilmiştir. Salgına ilişkin düzenlemelerin amacı göz önüne alındığında geçici madde metninde her ne kadar açıkça zikredilmese de “takip hukukuna ilişkin diğer kanunlar” ifadesinin amme alacakla- rının takibine ilişkin süreleri de kapsadığı ve bunları da durduracağı kabul edilebilir. Aksi bir düşünce kamu alacakları ile bireylerin alacak- ları arasında eşitliği zedeleyecek, kamu alacaklarını birey alacaklarının önüne geçirerek haksız bir rekabet durumu yaratacaktır. 55 6183 sayılı AmmeAlacaklarınınTahsil UsulüHakkındaKanun’da “Tabii Afetler Sebebiyle Terkin” başlığı altında Kanun’un 105. mad- desinde yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su basması, kuraklık, don, zararlı hayvan ve haşarat istilası ve bunlara benzeyen afetler yüzünden zarara maruz kalan varlıklarının ve mahsullerinin en az 55 Kamu alacaklarına ilişkin özel düzenleme yapılmaması doğru olmamıştır. Zaten kendisi eleştiriye açık olan ve alacaklı tarafta yer alan kamunun tek taraflı olarak takip yapması sonucunu doğuran 6183 sayılı Kanun’un kapsama alınmaması se- bebiyle, şu anda ancak kamunun fiilen aynı sürede bu alacakların takip ve tahsilini durdurması önerilebilir. Fakat bu sürelerin işlemesi vs. hususlar ortadan kalkma- yacak, sadece idarî yargıyla ilgili düzenlemelerden yararlanılması mümkün ola- bilecektir. Devletin bireylere, siz alacaklarınızı almayın ama ben tahsilata devam edeyim demesi, hak aramada eşitliği zedeleyecek bir durum olup temel hakları da ihlâl sonucunu doğurabilecektir. Bkz. Atalay/Özekes, https://blog.lexpera . com.tr/7226-sayili-kanun-ile-cumhurbaskanligi-karari-neticesinde-ortaya-cikan- sorunlar/
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1