Türkiye Barolar Birliği Dergisi 148.Sayı
231 TBB Dergisi 2020 (148) Aziz Serkan ARSLAN hinli taşınır veya taşınmaz malların satışından sonra, ihale kesinleşmiş ve bu aşamada durma süresi devreye girmiş ise, bu durumda satılan malın teslimi ve taşınmaz malların tapuya tescili için müzekkere yazıl- ması takip sonunda paranın alacaklıya ödenmesinde olduğu gibi icra takip işlemi niteliğinde olmayacağı için durma süresinden etkilenme- melidir. Salgın sürecinde duran ihtiyati haciz gibi koruyucu tedbirler ve yargısal işlemler nedeniyle kötüniyetli borçlular yapacakları tasarruf işlemleri ile malvarlığını eksilterek alacaklılara zarar verme yoluna gidebilecektir. Bu olumsuz durumdan etkilenen alacaklıların başvu- racakları tasarrufun iptali davasında bu dönemde yapılacak tasarrufa tâbi işlemlerde ispat ve kanaat oluşturması daha kolay olabilecektir. Buna ilave olarak alacaklılar, borçlunun salgın nedeniyle durma süre- sinden istifade ederek İİK m. 331’de düzenlenen “alacaklısını zarara sokmak amacı ile malvarlığını eksiltme suçunu” işlediğini şikâyet yolu ile ileri sürerek cezalandırılmasını isteyebilecektir. 2279 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ve 7226 sayılı Kanun’un geçici maddelerinde 6183 sayılı amme alacaklarına ilişkin açık bir düzenleme yer almamakla birlikte 7226 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hu- kukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen sürelerin de 22.03.2020 tarihinden itibaren duracağı belirtilmiştir. Salgına ilişkin düzenleme- lerin amacı göz önüne alındığında geçici madde metninde her ne ka- dar açıkça zikredilmese de “takip hukukuna ilişkin diğer kanunlar” ifadesinin amme alacaklarının takibine ilişkin süreleri de kapsadığı ve bunları da durduracağı kabul edilmelidir. Aksi bir düşünce kamu alacakları ile bireylerin alacakları arasında eşitliği zedeleyecek, kamu alacaklarını birey alacaklarının önüne geçirerek haksız bir rekabet du- rumu yaratacaktır. 7226 sayılı Kanun’un geçici maddelerine göre durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği gün olan 15.06.2020 tarihini takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır. Bu bağlam- da örnek olarak 15.03.2020 tarihinde alınmış bir ihtiyati haciz kararı- nın icra edilmesi süresi normalde 10 gündür ve durma kararı verilen 22.03.2020 tarihi itibarı ile alacaklının bu kararı icra ettirebilmesi için
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1