Türkiye Barolar Birliği Dergisi 148.Sayı
283 TBB Dergisi 2020 (148) Gülşah Sinem AYDIN Yargıtay’ın temsil yetkisinin kötüye kullanılmasına ilişkin karar- larında, temsilcinin devirden dolayı temsil olunana bedel adı altında hiçbir para ödememesi olgusuna da önem verildiği görülmektedir. 213 Belirtilmelidir ki, sadece temsilcinin temsil olunana satış bedelini ödememesine dayalı olarak temsil yetkisinin kötüye kullanıldığı so- nucuna varılamaz. Bu durumda temsil yetkisinin kötüye kullanılma- sından söz edebilmek için, satış bedelinin ödenmemesinin yanı sıra, temsil olunanın menfaatine aykırılık oluşturacak (örneğin temsilci- nin taşınmazı temsil olunanın bir düşmanına satması, temsilcinin ta- şınmazı kendi yakınına düşük bedelle olağanüstü kısa bir zamanda satması gibi) ek bir karinenin varlığı gerekir. Sadece satış bedelinin ödenmemesi durumunda ise temsil olunan yapılan sözleşme ile bağlı olup, aralarındaki temel ilişkiye (çoğunlukla da vekâlet sözleşmesi- ne) aykırılık neticesinde uğradığı zararını temsilciden (vekilden) is- teyecektir. Bu başlık altında son olarak, temsil yetkisinin kötüye kullanılması, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğundan 214 ve daha öncelik- le sözleşmenin geçerliliğini etkilediğinden, bu durum dava dosyasın- dan anlaşılıyorsa, hâkim tarafından re’sen dikkate alınmalıdır. Y. 13. HD, E. 2003/8883, K. 2003/13352, T. 10.11.2003, www.kazanci.com, erişim tarihi: 01.11.2019. 213 Y. 1. HD, E. 2016/9603, K. 2019/2980, T. 15.05.2019; Y. 11. HD, E. 2017/5051, K. 2018/732, T. 05.02.2018; YHGK, E. 1993/1-658, K. 1993/832, T. 15.12.199 (www. kazanci.com, erişim tarihi: 01.11.2019). 214 Y. 1. HD, E. 2016/4101, K. 2019/2444, T. 04.04.2019; Y. 1. HD, E. 2016/2471, K. 2019/2690, T. 16.04.2019 Y. 1. HD, E. 2015/742, K. 2018/15202, T. 04.12.2018; Y. 1. HD, E. 2012/5692, K. 2012/5762, T. 17.05.2012; Y. 1. HD, E. 1997/13932, K. 1997/15049, T. 24.11.1997 (www.kazanci.com , erişim tarihi: 01.11.2019); Dürüst- lük kuralı ve hakkın kötüye kullanılmaması ilkelerinin emredici nitelikte oldu- ğu, bu nedenle hâkimin TMK m. 2’ye uyulup uyulmadığını görevinden dolayı re’sen dikkate alması gerektiğine ilişkin bkz. Oğuzman/Barlas, N. 899; Dural/ Sarı, N. 1271; Kocayusufpaşaoğlu, § 50, N. 8, dn. 23; Erman, s. 108; Akyol, Dürüst- lük Kuralı, s. 10; Hakkın kötüye kullanılması bir def’i değil, itiraz niteliğinde ol- duğundan davada savunma olarak ileri sürülmesi şart değildir. Bkz. Ayan/Ayan, s. 207; Kayıhan/Ünlütepe, s. 435-436; “Hakkın kötüye kullanıldığı savunma ola- rak ileriye sürülmüş olmasa dahi bu husus def’i değil itiraz olarak kabul edildi- ğinden, dava dosyasından anlaşılan böyle bir durumu hakim resen göz önüne almak zorundadır”, Y. 1. HD, E. 2012/5692, K. 2012/5762, T. 17.05.2012, www. kazanci.com, erişim tarihi: 01.11.2019; Aynı yönde karar olarak bkz. Y. 1. HD, E. 2016/4101, K. 2019/2444, T. 04.04.2019; Y. 1. HD, E. 2015/742, K. 2018/15202, T. 04.12.2018; (www.kazanci.com , erişim tarihi: 01.11.2019).
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1