Türkiye Barolar Birliği Dergisi 149.Sayı

120 Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında ... de usuli işlemlerin ses ve görüntü nakli yoluyla icrasının mümkün ol- duğuna karar verebilir. Değiştirilmesi önerilen (mevcut) ikinci fıkrada hâkimin bu şekilde resen duruşma icrasına karar verme yetkisi bulun- mamaktaydı. Her iki fıkra bakımından değerlendirilmesi gereken en önemli me- sele, sesi ve görüntüsüyle duruşmaya katılacak olanların bulundukları yerin neresi olabileceği noktasındadır. Sesin ve görüntünün nakledile- ceği yer muhakkak bir duruşma salonu mu olmalıdır? Bu yönde mad- de metninde bir açıklık bulunmamaktadır. Benzer sorun, değiştirilme- si önerilen (yani mevcut) madde zamanında da gündeme getirilmiştir. Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhu- riyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesi- ne Dair Yönetmelik m.218 ve Ceza Muhakemesine İlişkin SEGBİS Yönetmeliği’nde sesin ve görüntünün nereden nakledileceği konusun- da açık ifadeler bulunmamakla birlikte, ceza yargılamasında SEGBİS sistemi başka bir mahkeme salonu veya cezaevleri SEGBİS odaları kul- lanılmak suretiyle gerçekleştirilmektedir. Kanaatimizce, hukuk yargılaması bakımından sesin ve görüntü- nün muhakkak bir başka mahkeme salonundan veya adliyede buna ilişkin yerlerden iletilmesine gerek bulunmadığı; maddenin etkin bir şekilde kullanılabilmesini sağlamak için adliyeler dışında başkaca yer- lerin de kullanılmasıyla duruşmalara katılımın sağlanmasının müm- kün olduğu düşünülebilir. Örneğin, avukatların yazıhanelerinden (bürolarından), bilirkişilerin çalıştıkları yerlerden ve hatta evlerinden duruşmalara katılımları mümkün olmalıdır. Fakat burada dikkat edil- mesi gereken husus, ses ve görüntünün nitelikli bir şekilde mahke- meye aktarılmasını sağlayacak teknolojik yöntemlerin seçilmesinin gerekli olmasıdır. Ayrıca olası tehdit, şantaj şüphelerine yer verme- mek amacıyla, kullanılan kameranın, sesin ve görüntünün aktarıldığı odaya bütün açılardan hâkim olacak bir noktaya konuşlandırılması lazımdır. Diğer taraftan, bu usulün uygulanması halinde gerekli gü- venlik tedbirlerinin alınması, özellikle ses ve görüntü nakliyle elde edilen verinin delil niteliğini kazanması için resmiyetin sağlanması ve yöntemin bir mahkeme salonu kullanılmak suretiyle gerçekleştirilme- si gerektiği de savunulabilir.