Türkiye Barolar Birliği Dergisi 149.Sayı

123 TBB Dergisi 2020 (149) Selçuk ÖZTEK / Sema TAŞPINAR AYVAZ / Serdar KALE duruşmadan çıkarılmasının, taraf avukatının yalnız ve sahipsiz bıra- kılması anlamına geldiği düşüncesi de Gerekçe den anlaşılabildiği ka- darıyla değişikliğin amaçlamadığı bir düşüncedir. Genellikle duruş- mayı izlemek için duruşma salonunda bulunan avukatın gayesi kendi duruşmasını beklemektir. Bu amaçla duruşmada bulunan bir avuka- tın, taraf avukatı ile hâkim arasında cereyan edecek muhtemel bir tar- tışmada, o avukatın yanında yer alıp onun lehine davranış sergileyece- ğini düşünmek tüm bu tartışmalarda hâkimin mutlaka haksız olduğu düşüncesinden kaynaklanmaktadır. Oysa duruşma düzeninin bozul- duğu her durumda hatanın kaynağı olarak hâkimi görmek mümkün ve doğru olmamak gerekir. Ayrıca taraf avukatının böyle bir durumda desteğe ihtiyacı olduğundan söz etmek de mesleğini savunma üzerine kuran bir kimse için en son söylenecek sözdür. Bu madde kapsamında son olarak belirtmek gerekir ki, taraf avu- katı olmayıp fer’i müdahilin avukatı olan bir vekilin duruşmadan çı- kartılabilip çıkartılamayacağı konusunda maddede bir açıklık yoktur. Kanaatimizce, her ne kadar müdahil vekilleri taraf vekili olarak kabul edilmeseler de fer’i müdahilin taraf yardımcısı olduğu düşünüldü- ğünde müdahil vekilinin de duruşmadan çıkarılamaması gerekir. Yukarıda sevk gerekçesi ve amacı açıklanan bu değişiklik Bilim Komisyonunda yoğun tartışmalara neden olmuştur. Hazırlık çalışma- ları sırasında özellikle Barolar değişikliği tasvip etmeyerek Teklif’ten çıkarılmasını istemişlerdir. Bir değişiklik ancak bütün ilgililerin muta- bakatı halinde başarılı sonuçlar verebilir; aksi takdirde, yapılan deği- şiklik daha sıkıntılı hukuki durumlara yol açabilir. Onun için, Türki- ye Büyük Millet Meclisinde kabul edilmeyeceğini düşündüğümüz bu değişiklik önerisinin Teklif’ten çıkarılmasının uygun olacağını düşün- mekteyiz. (TEKLİF m. 19) HMK MADDE 177: ISLAHIN ZAMANI VE ŞEKLİ Değişiklik önerisiyle, Türk hukukunda doğrudan veya dolaylı olarak üç İçtihadı Birleştirme Kararına konu olan bir mesele çözüme kavuşturulmaya çalışılmıştır. Tartışmalara neden olan mesele, kanun yolu aşamasından sonra ilk derece mahkemesinde tahkikata devam edilen uyuşmazlıklarda

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1