Türkiye Barolar Birliği Dergisi 149.Sayı

133 TBB Dergisi 2020 (149) Selçuk ÖZTEK / Sema TAŞPINAR AYVAZ / Serdar KALE olduğunun belirlenmesidir. Özellikle muvazaa iddialarının ispatı ba- kımından senetteki tarih üçüncü kişiler açısından önem arz edebilir. Maddeye eklenen ikinci fıkra ile birlikte madde başlığı da değişmiş ve “ Belgelerin halefler aleyhine kullanılması ve adi senetlerin üçüncü kişiler için hüküm ifade etmesi ” halini almıştır. Eklenmesi önerilen 2. fıkraya göre, adi senet notere veya yetkili memura ibraz edilerek noter ya da yetkili memur tarafından usulüne uygun olarak onaylanmışsa ibraz tarihinde; resmi bir işleme konu ol- muşsa işlem tarihinde; imza edenlerden biri ölmüşse ölüm tarihinde; imza edenlerden birinin yeniden imza atmasına fiilen imkân kalma- mışsa, bu imkânsızlığın gerçekleştiği tarihte, üçüncü kişiler bakımın- dan hüküm ifade eder. Adi senet içeriğinde bahsedilen başka senetlerin tarihleri de ancak son senet tarihinin onaylanmış sayıldığı tarihte üçüncü kişiler hakkın- da hüküm ifade edecektir. Madde başlığı ve eklenen fıkrada adi senetten bahsedilmesine rağ- men, HMK m. 199’da hükme bağlanan belgeler bakımından da bu de- ğişikliğin geçerli olması kabul edilmelidir. Zira senet niteliğine sahip olmasa da özellikle delil başlangıcı olabilecek belgelerin tarihi üçüncü kişiler bakımından önem arz edebilir ve bu halde delil başlangıcındaki tarih, 215. madde çerçevesinde üçüncü kişiler bakımından da hüküm ifade eder. (TEKLİF m. 24) HMK MADDE 222: TİCARİ DEFTERLERİN İBRAZI VE DELİL OLMASI Ticari defterlerin delil değeri konusunda HMK’nın yürürlüğe gir- diği andan itibaren yapılan tartışmalara son vermek amacıyla madde- de değişiklik yapılması önerilmektedir. Değişiklikle, eleştirilere konu olan “ilgili hususta hiçbir kayıt içer- memesi” ibaresi kaldırılmaktadır. Kaldırılan bu ibarenin tartışmalara neden olmasının sebebi, diğer tarafın ticari defterlerinde dava konusu ticari ilişkiye dair hiçbir kayıt olmamasına rağmen ticari defterlere da- yanan tarafın kendi kayıtlarından lehine sonuç çıkartacak olmasıdır. Yani, ticari defterlere dayanan tarafla hiçbir ticari ilişkisi bulunmaması sebebiyle olağan olarak kendi defterlerine uyuşmazlık konusu alacağa