Türkiye Barolar Birliği Dergisi 149.Sayı

266 1/95 Sayılı Ortaklık Konseyi Kararı Türk Hukukunda Etki Doğurur Mu: Mallarin... ğin Tekinalp’e (1996) göre “[1/95 sayılı OKK’nın] doğrudan etkisi yoktur”. 59 Örneğin Toluner (1996), OKK’ların kendi kendine icra edi- lebilir olup olmadığı tartışmasına girişmemişse bile, kendisine göre: “…[OKK’ların] iç hukukumuzda kendiliğinden değil ve fakat… bir iç hukuk işleminin yapılması yoluyla uygulanabilirlik kazandırılması gere[kir]”. 60 Örneğin Arat (1995), OKK’ların kendi kendine icra edile- bilir olup olmadığı tartışmasına girişmemişse bile, kendisine göre: “Türkiye bakımından, [OKK’lar], uluslararası bir anlaşmaya da- yanılarak kurulmuş ortak komitenin kararları olma özelliğinden öteye bir nitelik taşımaz[;] iç hukuk bakımından doğrudan bağlayıcı [etki doğurmaz;] örneğin, Türk mahkemelerinin bu kararların içeriğini doğ- rudan doğruya uygulamaları söz konusu değildir”. 61 Diğer tarafta, OKK’ların, dolayısıyla 1/95 sayılı OKK’nın da, kendi kendine icra edilebilir olduğunu düşünenler bulunmaktadır. Örneğin Reçber’e (2016) göre: “[1/95 sayılı OKK’nın] düzenlemelerinin, kuraldı- şı durumlar saklı kalmak kaydıyla, genel anlamda doğrudan uygulan- ma kabiliyetine sahip olmaları ve/veya etki doğurmaları nedeniyle, […] ulusal yargı organlarının da bu kararın hükümlerini dikkate almaları gerekmektedir”. 62 Örneğin Can’ın 2003 tarihli bir çalışmasına göre: 63 “… bir [OKK], doğrudan uygulanabilir ve doğrudan etkiye sahip norma- tif niteliği haiz olduğu müddetçe, âkit tarafları olduğu kadar, üçüncü kişileri de bağlayarak, onlar için hak ve yükümlülükler yaratabilir”. 64 Örneğin Günuğur (2008), OKK’ların kendi kendine icra edilebilir olup olmadığı tartışmasına girişmemişse bile, kendisine göre OKK’lar, “ger- çek anlamda bir hukuk kaynağı oluşturur […] ve bizzat [Ankara An- laşması] maddelerinde öngörülen hükümlerle aynı hukuksal etkiye sahiptir”. 65 Ankara Anlaşması ise, –AB kurucu antlaşmalarına kıyasen– “sıradan bir uluslararası anlaşma niteliğinde değildir” ve “herhangi bir girişim gerektirmeyen” hükümleri kendi kendine icra edilebilmelidir. 66 59 Tekinalp, dn. 36, s. 29. 60 Toluner, dn. 29, s. 22. 61 Tuğrul Arat, “Avrupa Birliği ile Türkiye Arasındaki İlişkiler ve Gümrük Birliğinin Yeri”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 44, 1995, s. 597. 62 Reçber, dn. 33, s. 47. 63 Can, daha sonra, bu görüşünü değiştirmiş gözükmektedir. Bkz. dn. 28. 64 Can, dn. 32, s. 42. 65 Günuğur, dn. 35, s. 119. 66 Ibid, s. 122, 121.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1