Türkiye Barolar Birliği Dergisi 150.Sayı

114 Salgın Hastalıklar ve Salgın Hastalıklar Özelinde Sağlık Hakkına Avrupa İnsan Hakları ... Kanun’un 66’ncı maddesinde gösterilmektedir. Öncelikle ifade etmek gerekir ki, bu tedbirler usulüne uygun olarak alınmalı ve yine usulüne uygun olarak ilan olunmalıdır. İşte bu tedbirlere uymayanların cezası ise 66’ncı maddenin yollamasıyla Kabahatler Kanunu’nun 32’nci mad- desidir. Maddede yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymayanlara idari para cezası verileceği hüküm altına alınmış olup 2020 yılı için bu rakam 392 TL’dir. 66’ncı maddenin son cümlesinde ise toplum- sal olayların baş göstermesi durumunda; alınan ve ilan olunan ted- birlere aykırı davranış sergileyenlerin 3 ay ile 1 yıl arasında hapisle cezalandırılacağı ifade olunmaktadır. Düzenlemeyi bu şekilde ortaya koyduktan sonra, 11 ve 32’nci madde gereğince alınabilecek tedbirlere bakacak olunursa; bunların genel sağlığın korunması amacıyla değil genel güvenliğin sağlanması amacıyla alınabilecek tedbirler olduğu görülecektir. Bu durumda mülki amirlerin salgın hastalıkların önlen- mesi amacıyla alacağı karar ve vereceği emirlere aykırı hareket eden- lerin Kanun’un 66’ncı madde yollamasıyla Kabahatler Kanunu’nun 32’nci maddesi uyarınca cezalandırılması da söz konusu olmayacaktır. Salgın hastalıklar konusunda tedbir alma yetkisi bulunmayan vali ve kaymakamların, alamayacakları bu tedbirlere uymayanları cezalan- dırabilmeleri mümkün değildir. Salgın hastalıkların genel güvenliği bozabileceği ve bu nedenle de vali ve kaymakamların bu yetkiyi kul- lanabilecekleri akla gelebilirse de bu durum Kanun’un amacına aykırı ve aşırı zorlayıcı bir tavır olacaktır. 87 Çalışmamız dâhilinde inceleyeceğimiz bir diğer mevzuat oldukça eski olup tamamı yenilenmesi gereken bir düzenleme niteliğinde olan 1930 tarihli 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’dur. Kanun’un “ Memleket dâhilinde sâri ve salgın hastalıklarla mücadele” başlığını taşıyan 57’nci maddesinden; maddede sayılan hastalıklarla mücadele edilmek üzere Kanun’un çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar söz konusu maddede COVID-19 geçmese de ki zaten sürekli yenilenen salgınlar karşısında hastalık adı verebilmenin imkânsız olduğu; salgın, hastalık tabirlerinin yeterli olacağı aşikârdır. Kaldı ki Kanun’un 64’üncü mad- desi “ 57 nci maddede zikredilenlerden başka her hangi bir hastalık istilai şe- kil aldığı veya böyle bir tehlike baş gösterdiği takdirde o hastalığın veya her hangi bir hastalık şeklinin memleketin her tarafında veya bir kısmında ihbarı 87 Kaymaz.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1