Türkiye Barolar Birliği Dergisi 150.Sayı
27 TBB Dergisi 2020 (150) Burcu ZOĞLAR DURMAZ yolunu etkili olağan kanun yolu olarak kabul ettiği noktasında tered- düt yoktur. Ceza muhakemesi hukukumuzda itiraz kanun yolu, maddi gerçe- ğe ulaşma faaliyeti sırasında verilen hâkim kararları ile kanunda açık- ça gösterilen hâllerde mahkeme kararlarına karşı başvurulan denetim muhakemesi yoludur. 100 CMK m. 268’in “Hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde, mahkeme kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir” hük- mü uyarınca itiraz, yargılama makamı kararlarına karşı yapılacak olup örneğin Cumhuriyet savcısının kararına karşı itiraz, olağan kanun yolu olarak itiraz değildir, itiraz kanun yoluna ilişkin hükümler bura- da uygulanmaz. 101 CMK’da itiraz kanun yoluna hangi nedenlerle gidileceği açıkça düzenlenmemektedir. Bununla birlikte itiraz kanun yolunun düzen- lendiği hükümlerden yola çıkıldığında, hâkim veya mahkeme karar- larının dayandığı delillerin yetersizliği veya yanlış yorumlanması gibi sebeplerle hukuka aykırılık ileri sürülmelidir. 102 CMK m. 268/2 gereğince, kararına itiraz edilen hâkim veya mah- keme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir. Bu noktada itiraz kanun yolunun tutuklama bakımından hızlı bir dene- tim imkânı sunduğu yadsınamayacaktır. 103 Zira itirazı inceleyecek asıl mercii, itiraza konu kararı veren hâkim veya mahkemedir. 104 Tutukla- 100 Ahmet Gökcen/Murat Balcı/M. Emin Alşahin/Kerim Çakır, Ceza Muhakemesi Hukuku II, 2. baskı, Adalet Yayınevi, Ankara, 2018 s. 398; Veli Özer Özbek/Koray Doğan/Pınar Bacaksız/İlker Tepe, Ceza Muhakemesi Hukuku , 8. baskı Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2016, s. 825. 101 Cumhur Şahin/Neslihan Göktürk, Ceza Muhakemesi Hukuku II , Gözden Geçiril- miş ve Güncellenmiş 4. baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2015, s. 241. 102 Öztürk/Tezcan/Erdem/Sırma Gezer/Kırıt Saygılar/Özaydın/Alan Akcan/Er- den Tütüncü, s. 687. 103 Tosun, s. 869. 104 Özbek/Doğan/Bacaksız/Tepe, s. 827; “…Uygulamada ortaya çıkabilecek bir so- run, tutmaya karar veren bir kişinin, sonradan tumanın kanuniliğini incelemesi durumu olabilir. Böyle bir durumda, söz konusu hâkimin, tutmanın kanuniliği- nin denetimi için başvuru hakkının gerektirdiği tarafsızlığı karşılayamayacağı söylenebilir. Bu bakımdan tutuklama kararının altında imzası bulunan bir asliye ceza hâkiminin, bu kararı verdikten sonra aynı yargı çevresinde ağır ceza yargıcı olarak atanması halinde, söz konusu tutukluluk kararına karşı itirazı incelemesi, tarafsızlık ilkesiyle uyumlu olmayacaktır. CMK’nın 23’üncü ve 24’üncü maddele- rinin bu çerçevede yorumlanması önem taşır…”, bkz. Şirin, Özgürlük ve Güven- lik Hakkı, s. 214, 215.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1