Türkiye Barolar Birliği Dergisi 150.Sayı

43 TBB Dergisi 2020 (150) Burcu ZOĞLAR DURMAZ azami süreyi veya makul süreyi aştığı iddiasıyla yapılan bireysel baş- vurular bakımından bireysel başvurunun incelendiği tarih itibarıyla başvurucu tahliye edilmiş ise AYM, asıl dava sonuçlanmamış da olsa CMK m. 141’de öngörülen tazminat davası açma imkânının tüketil- mesi gereken etkili bir hukuk yolu olduğunu ifade etmektedir. AYM de bu yöndeki kararına Yargıtay’ın bu yöndeki içtihatlarına 155 atıfta bulunmak suretiyle ulaşmaktadır. 156 Bu açıklamalardan sonra AYM’nin içtihat değişikliğini tercih etme nedeninin, başvurucununmahkûmiyetinin söz konusu olmadığı, buna karşın tutuklu yargılanmasına karar verilen durumlarda AYM’nin bi- reysel başvuruya dair kararının, kişinin tahliyesini sağlayacak olma- 155 Yargıtay’ın “…tazminat istemi” başlıklı 141. maddesi incelendiğinde, bir kısım tazminat nedenleri konusunda karar verilmesi için, davanın esasıyla ilgili bir kararın verilmesi zorunluluğunun bulunmadığı, dolayısıyla bu nedenlere daya- lı istemlerde, davanın sonuçlanmasına gerek bulunmadığı yasal düzenlemeden açıkça anlaşılmaktadır. Örneğin, gözaltı süresi yasada açıkça belirtilmiş olup, yasadaki bu süre içinde hâkim önüne çıkarılıp, çıkarılmadığının saptanmasının davanın esasıyla herhangi bir ilgisi bulunmadığı gibi bu konudaki talep ile ilgi- li olarak karar verilmesi için davanın esası hakkında karar verilmesine de gerek bulunmamaktadır. …kişilerin tazminat istemleri konusunda, asıl davada hüküm verilmesinin veya verilen hükmün kesinleşmesinin beklenmesine gerek bulun- mamaktadır. Zira bu talepler, asıl davanın sonucunu etkileyici veya asıl dava- nın sonucuna bağlı talepler değildir…”, bu yöndeki bazı kararları için bkz. Yarg. 12. CD, 07.09. 2012, E. 20227/2012, K. 18818/2012, <https://www.lexpera.com. tr/ictihat/yargitay/12-ceza-dairesi-e-2012-20227-k-2012-18818-t-17-9-2012>, Eri- şim 16.04.2018; Yarg. 12. CD, 09.03.2015, E. 15450/2014, K. 4363/2015, <https:// www.lexpera.com.tr/ictihat/yargitay/12-ceza-dairesi-e-2014-15450-k-2015- 4363-t-9-3-2015>, Erişim 15.04.2018; Yarg. 12. CD, 14.12.2015, E. 19906/2014; K. 19237/2015 <https://www.sinerjimevzuat.com.tr/index.jsf?dswid=7581# >, Eri- şim 15.04.2018. 156 “5271 sayılı Kanun’un 141. maddesinde düzenlenen tazminat yolu da başvurucu- lara bu imkânı sağlamaktadır. Nitekim başvurucular tarafından açılan tazminat davalarında Yargıtay 12. Ceza Dairesinin verdiği bozma kararlarında tutuklama- nın uzun sürmesi nedeniyle açılacak tazminat davalarında dayanak Mahkeme kararının kesinleşmesinin beklenmeyeceği ve davacının beraat etmesi koşulunun da aranmayacağı belirtilmiş ve İlk Derece Mahkemelerince bu bozma kararları doğrultusunda başvurucuların açmış oldukları davaların esastan görüşüldüğü anlaşılmıştır. Dolayısıyla 5271 sayılı Kanun’un 141. maddesi ile öngörülen hukuk yolunun, başvurucuların şikâyetleri açısından erişilebilir ve elverişli bir çözüm olanağı ve makul ölçüde bir başarı imkânı sunduğu görülmektedir. Bu yol bir yandan başvurucuların maruz kaldığı tutukluluk süresinin tespiti, diğer yandan da bu tutukluluk nedeniyle uğradıkları zararın tazmini imkânını sağlamakta- dır”, Murat Çiftçi v.d. Başvurusu, 26.06.2016, Başvuru No 2014/2257, https:// kararlarbilgibankasi.anayasa.gov.tr/Basvurular/tr/pdf/2014-2257.pdf, Erişim 09.12.2019.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1