Türkiye Barolar Birliği Dergisi 151.Sayı

203 TBB Dergisi 2020 (151) Tuğçe ARSLANPINAR TAT Aynı şekilde alacaklının satış talep etmemiş olması halinde borçlunun talebiyle de satış yapılabilir (İİK m.113). Bu düzenlemelerden yola çı- karak satış talep etme yetkisi kural olarak alacaklıda, alacaklının talep etmediği durumlarda ise borçluda olduğundan, bu kimseler satış talep edip etmemek konusunda serbesttirler. Ayrıca alacaklıya satış talep et- tikten sonra bir defaya mahsus olmak üzere satış talebini geri alma ve hatta kanunen belirlenen altı ay ve bir yıllık süreler içerisinde kalmak kaydıyla bu talebi yenileyebilme hakkı da tanınmıştır. Dolayısıyla ku- ral olarak tarafların talebi olmaksızın icra dairesince satış yapılamaz. Tarafların satış talep edip etmemek konusunda iradelerinin ön planda tutulmuş olması tasarruf ilkesinin bir yansıması olup, taraflarca sü- resi içerisinde satış talep edilmediği takdirde tarafların iradelerinin, takibin bir sonraki aşamasına geçmemek yönünde olduğunun kabu- lü gerekir. Satış talep etme yetkisi olan alacaklı ve borçlunun süresi içerisinde satış talep etmemeleri veya süresi içerisinde satış masraf ve giderleri yatırmamaları ya da satış talep edildikten sonra bu talebi geri alıp süre içerisinde yenilememeleri halinde, borçlunun malları üzerin- deki haczin kalkması sonucu doğar (İİK m.110). Bu sebeple, İcra ve İflâs Kanunu m.110’da belirtilen hallerde tarafların tasarruf ilkesi ge- reği sahip oldukları satış talep etme hakkını kullanmamaları halinde, mallar üzerindeki mevcut haczin kalkmasına yönelik bir irade içerisin- de olduklarını kabul etmek gerekir. Tarafların talebiyle icra organlarının harekete geçerek icra takip işlemleri yapması, tasarruf ilkesinin bir alt ilkesi olan taleple bağlı- lık ilkesinin 14 icra hukukundaki yansıması gibi düşünülebilse de as- lında salt tasarruf ilkesinin uygulanmasıdır. Nitekim taleple bağlılık ilkesiyle kastedilen aslında temelde alacaklının talebinden daha fazla miktarda alacak için ya da ilamda yazılı olan şeyden daha farklı bir şey için icra takip işlemlerinin yapılamamasından ibaret olup 15 (HMK ra anlaşması mümkün olduğundan kendiliğinden satış yapılması, kanuni istisna- lar dışında bazı sakıncalara yol açabilir. Berkin, s.302. 14 Özekes, Temel Haklar, s.75. 15 “...Somut olayda; borçlu vekilince icraya konulan ilamın kesinleşmeden icraya konulamayacak olan ilamlardan olduğundan söz edilerek, takip dolayısıyla icra müdürlüğünce borçluya ait ... ve ... plakalı araçlar üzerindeki hacizlerin kaldırıl- masının talep edildiği mahkemece, “taleple bağlılık ilkesi” dikkate alınmaksızın, talebi aşar şekilde hacizlerin kaldırılması kararı verilmeden takibin iptali kararı verildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, borçlunun itirazının, yapılan ta- kipteki hacizlerin kaldırılmasına yönelik olduğu nazara alınarak, sadece taleple

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1