Türkiye Barolar Birliği Dergisi 151.Sayı

218 İcra Dairesi Tarafından Vaktinden Evvel Satış hava depolarında, ahırlarda, mahzenlerde, garajlarda yüksek maliyet- lerle saklanması gereken mallar bu kapsamda gösterilebilir. 51 Ayrıca taşınır malların muhafazası için belirlenen yere nakledilirken yapıla- cak olan nakliye masraflarının olağan duruma göre orantısız olması da bu kapsamdadır. 52 Taşınır malın muhafazasının fazla masraflı olması hali değerlendirilirken malın icra dairesi tarafından kendiliğinden sa- tılması halinde elde edilecek tutarla, malın maliyeti yüksek bir şekil- de taraf talebine kadar muhafaza altına alınması halinde sağlanacak fayda kıyaslanmalı ve yapılacak değerlendirme neticesinde orantısız bir maliyetin ortaya çıkması halinde icra dairesi kendiliğinden satış yapmalıdır. 53 IV. VAKTİNDEN EVVEL KENDİLİĞİNDEN SATIŞIN YERİNE GETİRİLMESİ A. Yetkili İcra Dairesi ve Satış Masrafları Satış talebi kural olarak takibin yürütüldüğü icra dairesine yapı- lır. 54 Talep üzerine yapılacak satışa ilişkin bu kural, vaktinden evvel kendiliğinden satışın mümkün olduğu durumlarda da geçerli olma- lıdır. Dolayısıyla kıymeti hızla düşen ve muhafazası masraflı olan bir taşınır mal hakkında kendiliğinden satış yapma konusunda takdir hakkına sahip olan 55 ve bu satışı gerçekleştirecek icra dairesi, takibin yürütüldüğü icra dairesidir. Eğer bu taşınır mallar, istinabe suretiyle haczedilmişse vaktinden önce kendiliğinden satış kararı, takibin yü- rütüldüğü icra dairesi tarafından verilmeli 56 ve satış işlemini istinabe olunan icra dairesi gerçekleştirmelidir. Talep üzerine yapılan satışta, satış talep eden kimseler masrafları peşin ödemedikleri takdirde satış talebi sonuç doğurmaz (İİK m.59). Satış talep eden alacaklı veya borçlu satış masraflarını peşinen öder. Hatta alacaklıya, satış masraflarının ödenmesi için on beş günlük süre 51 Staehelin/Bauer/Staehlin, s.1146. 52 Staehelin/Bauer/Staehlin, s.1146. 53 Schlegel/Zopfl, s.761. 54 Muşul, İcra Hukuku, s.429.; Pekcanıtez/Atalay/Sungurtekin Özkan/Özekes, s.355.; Kuru, Ders Kitabı, s.213. 55 Schlegel/Zopfl, s.761.; Özçelik, s.323-324.; Özmumcu, s.260. 56 Aksi yönde görüş için bkz.Özmumcu, s.266.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1