Türkiye Barolar Birliği Dergisi 151.Sayı

254 Borçlunun Talebiyle Satış B. İstihkaka İlişkin Hususlara Dikkat Edilmelidir İcra takibinde haczedilen mallara yönelik üçüncü kişiler istihkak iddiasında bulunmuş olabilir. Üçüncü kişinin istihkak iddiası borçlu- nun elinde olduğu kabul edilen bir mala ya da kendi elinde haczedilen bir mala ilişkin olabilir. Kanun koyucu her iki durumu işin tabiatı ge- reği farklı görmüş ve değerlendirmiştir. Taşınır malın borçlunun elinde haczedilmesi durumunda mülki- yet karinesi borçlu lehine kabul edildiğinden, istihkak iddiasının iti- raza uğraması durumunda istihkak davasını açacak olan iddia sahibi üçüncü kişidir. İstihkak iddiası üzerine açılan davada icra mahkemesi öncelikle takibin devamına veya durmasına karar verir. Takibin dur- masına yönelik karar dolayısıyla haczedilen mal satılamaz. Bu durum- da borçlunun talebiyle de olsa haczedilen mal satılamaz. Ancak açılan istihkak davası reddedilirse, takibin durması kararı etkisini kaybeder ve üçüncü kişi davacı haczedilen malın satılmasını engellemek istiyor- sa İİK m. 36’ya göre tehiri icra kararı almalıdır. Aksi halde salt istihkak davasının reddi kararının kanun yoluna götürülmesi borçlunun veya alacaklının talebiyle satışa engel olmaz (İİK m. 97 f. 14). İcra mahkemesi borçlunun elinde haczedilen malla ilgili takibin devamına karar vermiş olabilir. Bu halde bir taraftan icra mahkemesi davayı görürken, diğer taraftan icra takibi devam eder. İcra mahkeme- sinin bu kararına bağlı olarak satış işlemleri yapılacağından, borçlunun da kural olarak haczedilen malın satışını istemesi olanaklıdır. Ancak üçüncü kişinin istihkak iddiası borçlu tarafından itiraza uğramamışsa veya borçlu üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunmuşsa, istih- kak iddia edilen hacizli malın satışını isteyememelidir. Aksi, çelişkili davranma yasağına aykırı olur. Hacizli mal üçüncü kişinin elindeyken haczedilmiş ve üçüncü kişi istihkak iddiasında bulunmuşsa, istihkak davası kendisine verilen yedi günlük sürede alacaklı tarafından açılacaktır. Ancak bu durumda icra mahkemesinin bir kararına ihtiyaç duymaksızın kanun gereği ma- lın satışı yapılamaz (İİK m. 99). Tereddütsüz alacaklı gibi borçlu da bu hukukî sonuç karşısında satış talebinde bulunamaz. Ancak davanın kabulüyle kararın kesinleşmesi beklenmeksizin satış talebinin alacaklı veya borçlu tarafından istenmesi mümkün olur.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1