Türkiye Barolar Birliği Dergisi 151.Sayı
278 Basın Yoluyla Kişilik Hakkının İhlalinin Tespitinde Kullanılan Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları ... 7. Özle Biçim Arasındaki Denge Aynı zamanda konu ile ifade arasında düşünsel bağlılık biçiminde dile getirilen bu ölçüt haberin içeriği ile şeklin birbirine uygun olma- sını ifade etmektedir. Zira sadece içerik değil, kullanılan ifadeler, ha- berin konuluş yeri, 73 haber metninin yanına konulan resim ya da arka planında verilen görüntü gibi bileşenler bir araya gelerek muhatapta etki doğurmak suretiyle onun algısını oluşturur. Buna göre, haber ger- çeği yanıtsa bile kullanılan dil ve ifade, yapılacak yorumun gerektir- diği biçim ve ölçüde olmalıdır. 74 Dolayısı ile içeriğin gerçek, güncel ve toplumsal ilgiye konu olmasına rağmen biçimle arasındaki dengenin korunamaması halinde özellikle şeref ve haysiyet ya da özel yaşam ih- lalleri ile sıklıkla karşılaşılabilir. Başka ifadelerle aynı amaca ulaşmak ve bu suretle daha az zarar verici bir yol izlemek mümkün idiyse bu durumda hukuka aykırılık söz konusu olacaktır. 75 Burada en önemli hususu eleştiri ile hakaret arasındaki ince çizgi oluşturmaktadır. Eleştiri, bazen sert, kırıcı ve hatta küçük düşürücü olabilir; ancak hakaret niteliğinde olamaz. Bu durumda özle biçim arasındaki denge bozulmuş olur ve yapılan yayın hukuka aykırı olur. Eleştirinin hukuka uygunluk sınırı içinde kalıp kalmadığı her somut olaya göre belirlenecektir. Bu değerlendirme yapılırken kullanılan kelimeler, olayın habere konu kişiyi küçük düşürücü şekilde kaleme alınıp alınmadığı, kullanılan üslubun ağırlığı gibi unsurlar göz önüne alınmalıdır. Bu şekilde objektifleştirilmeye çalışılan bu değerlendirme şüphesiz sübjektif karakterini muhafaza edecek ve varılan sonuç kişi- den kişiye göre değişebilecektir. Burada unutulmaması gereken hem basın özgürlüğü hem de kişilik hakkının korunmasında denge gözetil- mesi gerektiği ilkesi ve hakkaniyetli bir sonuca varma hedefidir. 170.000 lirayı kayıtlara geçirmediği yolundaki bir yakınmayla karşılaşmıştır. O za- man hakkında soruşturma açılmış ve aktarılmıştır. Dava konusu yazı ise, 1987’de yayımlanmıştır…Somut olayda davacının dört yıl önce karşılaştığı ve aklandığı bir iddianın, yeni bir haber ve sanki olay gerçekmiş gibi verilmesinde hukuka aykırılık açıktır”. Yargıtay 4. HD, E.1987/8085, K. 1988/334, 19.1.1988. Benzer şe- kilde Yargıtay, 6-7 Eylül olaylarında hakkındaki iddiaların asılsız olduğunu anla- şılmasına rağmen ilgili kişi hakkındaki söylentilerin tekrar gündeme getirilmesini kişilik haklarının ihlali olarak kabul etmiştir. Yargıtay HGK, E. 2004/4-253; K. 2004/270, 12.5.2004. 73 Sıradan bir üçüncü sayfa haberinin manşetten verilmesi buna örnek gösterilmek- tedir. Aydos, s. 11. 74 Yargıtay 4. HD, E. 2001/4584, K. 2001/9053 T. 4.10.2001. 75 Kılıçoğlu, s. 285.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1